Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2016/26871 E. 2018/8295 K. 25.09.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/26871
KARAR NO : 2018/8295
KARAR TARİHİ : 25.09.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)

Taraflar arasındaki maddi-manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat … geldi. Karşı taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

K A R A R

Davacı, davalılardan … Motorlu Araclar Tur. Tas. İnş. Akar. Tas. San. ve Tic. A.Ş.’den 28.06.2013 tarihinde engelli indiriminden de faydalanmak suretiyle ÖTV’den muaf olarak otomobil satın aldığını, daha sonra 14.06.2015 tarihinde aracın şanzımanının kilitlenmesi sebebiyle maddi hasarlı bir trafik kazasına sebep olduğunu, bu kazanın oluşmasının sebebinin aracın şanzımanında bulunan gizli ayıp olduğunu ileri sürerek, 65.000,00.-TL araç bedeli ile birlikte manevi tazminat ve masraf kalemlerinden oluşan toplam 100.000,00.-TL’nin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
İlk derece yargılama makamı, mütaalasına başvurulan makine mühendisi bilirkişi ve trafik bilirkişisinden alınan 24/03/2016 havale tarihli bilirkişi raporuna göre, davacının karıştığı 14/06/2015 tarihli maddi hasarlı trafik kazasının 48 V 6415 plakalı araç sürücüsü davacının hatalı kullanımı sonucu oluştuğu, meydana gelen kazada davalıların herhangi bir bakım hatasının bulunmadığı, aracın bakımı ile kaza arasında illiyet bağının bulunmadığı anlaşıldığı gerekçesiyle davacının maddi ve manevi tazminat davasının reddine karar verilmiştir. Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporu ile, gerçekleşen kazanın oluşumu üzerinde durulmuş, ancak davacı tarafın kazanın oluşumuna sebep olarak gösterdiği şanzımandaki kilitlenme arızasının varlığı/yokluğu iddiası üzerinde hiç durulmadığı gibi olası varlığı halinde böyle bir kazaya neden olup olmayacağı hususu da yeterince irdelenmemiştir. O halde, mahkemece, bu konuda rapor düzenlemeye ehil ve donanımlı bir Üniversiteden, konularında uzmanların bulunduğu, akademik kariyere sahip üç kişilik bilirkişi kurulundan, tüm dosya kapsamı değerlendirilmek suretiyle, yukarıda işaret edilen noktalar bakımından, nedenlerini açıklayıcı, taraf, Mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli, taraf itirazlarını karşılar nitelikte rapor alınarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, bu yön göz ardı edilerek, eksik incelemeye dayanılarak, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 1.630,00 TL duruşma avukatlık parasının davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.