Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2016/25263 E. 2017/3945 K. 04.04.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/25263
KARAR NO : 2017/3945
KARAR TARİHİ : 04.04.2017

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR
Davacı, taraflar arasında 24/01/2011 tarihli gayrimenkul satış sözleşmesi yapıldığını, sözleşme gereği … ilçesi 6 pafta, 6 ada 304 parselde yapılacak binanın 7 nolu bağımsız bölümünün satışı hususunda anlaşıldığını, satış bedelinin 108.000,00 TL olduğunu, 73.000,00 TL nin peşin ödendiğini. 35.000 TL karşılığında ise … ilçesi 187 parsel sayılı taşınmazın şirkete verileceğinin taahhüt edildiğini, sözleşmeye konu dairenin süresinde teslim edildiğini ancak davalı tarafın edimini yerine getirmediğini, gönderilen noter ihtarı ile taşınmazın 7 gün içerisinde tapuda devrini, devredilmediği takdirde 35.000,00 TL bedelin 31/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek aylık %4 faizi ile birlikte ödenmesini içerir ihtarnamenin davalıya gönderildiğini, davalının ihtara cevabında sözleşmeye itiraz etmediğini ileri sürerek davanın kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 35.000,00 TL alacağın 31/12/2012 tarihinden itibaren işleyecek sözleşmeden kaynaklı %4 faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini İstemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1- 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler İle tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki İşlemi ifade eder. 6502 sayılı yasanın 73. maddesi, bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa Tüketici Mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.
Bir hukuki işlemin sadece 6502 sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Somut olayda, taraflar arasındaki uyuşmazlık, konut amaçlı taşınmaz satımına ilişkin olup, davacı ile davalı tüketici arasında konut satımı olduğu anlaşılmaktadır. Bu haliyle davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak da söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece …’da ayrıca Tüketici Mahkemesi var ise görevsizlik kararı, yok ise ara kararı ile Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılarak karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.Bozma nedenine göre davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ; Temyiz edilen kararın (1) no’lu bentle açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, (2) nolu bent gereğince davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.