Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2016/24274 E. 2019/315 K. 17.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/24274
KARAR NO : 2019/315
KARAR TARİHİ : 17.01.2019

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar ile davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

K A R A R

Davacılar, davalı Toplu Konut İdaresi Başkanlığı tarafından yaptırılan … Toki Konutları’ndan daire satın aldıklarını, dairelerin tesliminin birçok eksik ile yapıldığını ve taşındıktan sonra birçok ayıplı iş belirlediğini, bir kısmını kendi imkanları ile tamamladıklarını, buna rağmen tamamlanmayan eksik ve ayıplı imalatın mevcut olduğunu, bunun yanında ortak kullanım alanlarında da eksik imalatlar bulunduğunu ileri sürerek yapılacak keşif neticesinde daire içerisinde ve ortak kullanım alanlarında belirlenecek eksik ve ayıplı işler karşılığı fazlaya ilişkin haklarını saklı kalmak kaydı ile her bir davacı için 500,00 TL olmak kaydı ile toplam 4.500,00 TL’nin faiziyle davalıdan tahsilini istemişler; bilahare taleplerini ıslah sureti ile arttırmışlardır.
Davalı, ayıp ve eksik imalatın söz konusu olmadığını, davacıların ayıp ihbar mükellefiyetini yerine getirmediklerini savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, bozma üzerine her bir davacı hakkında ayrı ayrı davanın kısmen kabulü ile 1.602,06 TL eksik imalat bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacıların temyizi yönünden; dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacıların yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
2-Davalının temyizi yönünden; 14.7.2004 günlü ve 5219 sayılı yasa ile HUMK.nun 427/2 maddesindeki temyiz ile ilgili parasal sınır 1.000.000.000 TL, 5236 sayılı yasanın 19. maddesi uyarınca 1.1.2016 tarihinden itibaren 2.190,00 TL’ye çıkarılmıştır. Anılan yasada derdest davalar yönünden ne şekilde uygulanacağı yönünde açık bir uygulama hükmü bulunmamakta ise de Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 23.2.2005 gün ve esas 2005/13-32, karar 2005/85 sayılı kararı uyarınca yerel mahkemelerce kurulan hükümlerin temyizinin ve temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay daireleri ya da Hukuk Genel Kurulunca verilen kararlara karşı karar düzeltme yoluna gidilmesi durumunda temyiz ya da karar düzeltme istemi hangi karara yönelik ise, o karar tarihinde yürürlükte bulunan kanun hükmünün esas alınacağı belirtilmiştir. Davalı tarafından temyiz edilen miktar her bir davacı lehine ayrı ayrı hükmedilen 1.602,06 TL olup, karar tarihi (11.05.2016) itibariyle 2.190,00 TL’yi geçmediğinden HUMK.nun 5219 sayılı yasa ile değiştirilen 427. maddesinin 2. fıkrası gereğince davalının temyiz hakkı bulunmamaktadır. O nedenle miktar itibariyle kesin olan karara ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacıların temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 2. bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz dilekçesinin REDDİNE, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.