Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2016/23991 E. 2018/9952 K. 23.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/23991
KARAR NO : 2018/9952
KARAR TARİHİ : 23.10.2018

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR

Davacı, davalı şirket tarafından üretilen aracın ayıplı olması sebebiyle yangın meydana geldiğini ve Sulh Hukuk Mahkemesinde yaptırdığı tespite göre zararının 18.000 TL olduğunu dava dilekçesinin içeriğinde belirterek talep sonucunda fazlaya dair hakkı saklı kalmak kaydıyla araç bedelinin iadesine karar verilmesini istemiştir. Bozma sonrasında davacı taraf dilekçe ile dava değeri olarak aracın olay tarihindeki rayiç bedeli olan 18.000,00 TL’ nin tarafına ödenmesini talep etmiş, daha sonra da ıslah dilekçesi vererek aracın yandığı tarih olan 05/03/2013 tarihinden karar tarihine kadar yasal faiz ile Sulh Hukuk Mahkemesinde yaptırmış olduğu tespit dosyasındaki masrafların da davalı taraftan tahsilini talep etmiştir.
Davalı, haksız davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak 18.000,00-TL’nin olay tarihi olan 05/03/2013 tarihinden karar tarihine kadar yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı, davalı şirket tarafından üretilen aracın ayıplı olması sebebiyle yangın meydana geldiğini, zararının 18.000,00 TL olduğunu belirterek fazlaya dair hakkı saklı kalmak kaydıyla araç bedelinin iadesine karar verilmesini talep etmiş, davanın reddi kararı ve bu kararı davacının temyizi üzerine dairemizin 2014/27652 E. 2014/27088 K. sayılı 16.09.2014 tarihli kararıyla davanın açıklattırılmasının imkan dahilinde olduğu ve dava değerinin dilekçe içeriği ve eklerinden anlaşıldığı gerekçesiyle söz konusu karar bozulmuştur. Yapılan inceleme sonucu karar 16.09.2014 tarihinde bozulduktan sonra, davacı 25/08/2015 tarihli dilekçesi ile davayı ıslah ederek aracın yandığı tarih olan 05/03/2013 tarihinden karar tarihine kadar yasal faiz ile Sulh Hukuk Mahkemesinde yaptırmış olduğu tespit dosyasındaki masrafların da davalı taraftan tahsilini talep etmiş, mahkemece ıslah edilen faiz talebi yönünden de davanın kabulüne karar verilmiştir. 1086 sayılı HUMK’nın 84. maddesi ve 6100 sayılı HMK’nın 177 ve devamı maddeleri uyarınca ıslah ancak tahkikatın sona ermesine kadar, Yargıtay HGK’nın 04.02.1948 tarih 1944/10 E 1948/3 K. sayılı kararına göre de, ıslah tahkikat ve yargılama bitinceye kadar yapılabilir. Dairemizin yerleşik içtihatları uyarınca, Yargıtayca hüküm bozulduktan sonra ıslah yapılamaz. Mahkemece ıslah talebinin bozmadan sonra yapıldığı nazara alınmaksızın geçerli ıslah talebi varmış gibi ıslah edilen miktar yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiştir.
2-Bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 2. bent gereğince davalının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.