Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2016/23403 E. 2018/11945 K. 11.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/23403
KARAR NO : 2018/11945
KARAR TARİHİ : 11.12.2018

… vekili avukat … ile … aralarındaki dava hakkında … 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 08/03/2016 tarih ve 2015/208-2016/108 sayılı hükmün davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşuldu.

K A R A R

Davacı, davalının emval ihalesini aldığını ancak emval bedellerinin süresi içerisinde ödenmemesi nedeniyle yeniden ihale yapıldığını, davalının taahhüdünden dönerek idarenin alacağının gecikmesine sebebiyet verdiğini belirterek davacı idarenin toplam 4.630,37 TL zararı meydana geldiğini belirtmiş ve bu zararın 23/12/2014 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalının cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile; ihale farkı tutarı olan 3.742,70 TL alacağın 23/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiz oranına göre hesaplanacak ticari faiziyle birlikte davalı yandan alınarak davacı yana verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
14.7.2004 günlü ve 5219 sayılı yasa ile HUMK.nun 427/2 maddesindeki temyiz ile ilgili parasal sınır 1.000.000.000 TL, 5236 sayılı yasanın 19. maddesi uyarınca 1.1.2016 tarihinden itibaren 2.190,00 TL.’ye çıkarılmıştır. Anılan yasada derdest davalar yönünden ne şekilde uygulanacağı yönünde açık bir uygulama hükmü bulunmamakta ise de Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 23.2.2005 gün ve esas 2005/13-32, karar 2005/85 sayılı kararı uyarınca yerel mahkemelerce kurulan hükümlerin temyizinin ve temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay daireleri ya da Hukuk Genel Kurulunca verilen kararlara karşı karar düzeltme yoluna gidilmesi durumunda temyiz ya da karar düzeltme istemi hangi karara yönelik ise, o karar tarihinde yürürlükte bulunan kanun hükmünün esas alınacağı belirtilmiştir. Davacı tarafından temyiz edilen parasal değer, davanın reddine dair 987,67 TL’ye ilişkin olup, bu miktar karar tarihi itibariyle 2.190,00 TL.’yi geçmediğinden HUMK.nun 5219 sayılı yasa ile değiştirilen 427.maddesinin 2. fıkrası gereğince davacının temyiz hakkı bulunmamaktadır. O nedenle, davacının miktar itibariyle kesin olan karara ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz dilekçesinin REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 11/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.