Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2016/2317 E. 2018/10995 K. 21.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/2317
KARAR NO : 2018/10995
KARAR TARİHİ : 21.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

K A R A R

Davacı, davalı şirketin müdürü sıfatıyla davalıya ait iş yerinde çalıştığını, çalıştığı süre boyunca şirket masraflarını cebinden yaptığını, buna rağmen yaptığı ödemelerin iade edilmediğini, aynı zamanda maaşlarını da alamadığı, bu nedenle icra takibi başlattığını,başlattığı takibe haksız itiraz edildiğini, icra takibinde her ne kadar maaş alacağı ve şirket adına yaptığı ödemeleri birlikte talep etse de eldeki davanın konusunun yalnızca şirket adına yaptığı ödemeler olduğunu ileri sürerek itirazın 44.458,04 TL miktarlı ticari alacak yönünden iptali ile bu miktar üzerinden devamına, davalının %20’den aşağı olamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın Kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/3 fıkrası uyarınca dava tarihi itibariyle Asliye Hukuk Mahkemesi ile Asliye Ticaret Mahkemesi arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, somut olayda uyuşmazlık, şirket müdürünün şirket adına yaptığı ticari ödemelerin tahsili istemine ilişkindir. Bu durumda taraflar arasındaki davanın ticari dava olduğu açıktır. Hal böyle olunca, davaya bakmaya Ticaret Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. O halde mahkemece, davaya bakma görevinin Ticaret Mahkemesine ait olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, davanın esasına girilerek karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre temyiz eden davalının temyiz itirazlarının bua aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle, temyiz edilen kararın BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz eden davalının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.