Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2016/21105 E. 2019/952 K. 31.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/21105
KARAR NO : 2019/952
KARAR TARİHİ : 31.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, 04.05.2009 tarihinde haksız olarak işten çıkarılması üzerine dava dışı işveren aleyhine işe iade davası açması için davalı avukata 14.05.2009 tarihinde vekaletname verdiğini akabinde yazılı sözleşme yaptıklarını ve 500.00 TL avans verdiğini, davalının 19.03.2010 tarihine kadar kendisini dava açtığını söyleyerek oyaladığını ancak kaçamak cevaplar vermesi üzerine şüphelendiğini ve araştırdığında işe iade davasının davalı tarafından açılmadığını ve 30 günlük sürenin kaçırılması nedeniyle artık bu davayı açma imkanı kalmadığını, bu nedenle maddi ve manevi zarara uğradığını ileri sürerek, şimdilik 1.000.00 TL maddi tazminat ile 15.000.00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucu, davacının maddi tazminat talebinin kabulü ile 7.141,28 TL maddi tazminatın 1.000,00 TL’nin 05.05.2010 tarihinden itibaren, 6.141,28 TL’nın 07.12.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Mahkemece, davanın reddine dair verilen kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 01.04.2015 tarih 2014/17119 e., 2014/148232015/10329 k. sayılı ilamı ile hükmün bozulmasına karar verilmiş, mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sırasında davacı taraf 07.12.2015 tarihli dilekçe ile maddi tazminat talebini 7.141,28 TL olarak ıslah ettiğini ifade etmiş, mahkemece ıslah edilen talep esas alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Oysa ki, 4.2.1948 tarih, 10/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince bozmadan sonra ıslah yapılması mümkün değildir. Bu nedenle davacının ıslahtan önceki talebi dikkate alınarak sonucuna uygun bir hüküm kurulması gerekirken, mahkemece, değinilen bu husus gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre tarafların temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle tarafların temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan 121,95 TL harcın istek halinde davalıya, 29,20 TL harcın davacıya iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 31/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.