Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2016/20266 E. 2019/11444 K. 25.11.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/20266
KARAR NO : 2019/11444
KARAR TARİHİ : 25.11.2019

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatlarınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalı şirketten daire satın aldığını ve dava konusu bağımsız bölüme taşındıktan sonra çeşitli sorunlar yaşadıklarını, havalandırma boşluğu gözüken yerin iptal edilerek buradan atık su borusu geçtiğini, bu hususun gürültü çıkarttığını belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalı satıcıya … olduğu 110.000,00 TL’nin en yüksek reeskont faizi ile birlikte iadesine, uğranılan maddi zararın tazmini suretiyle taraflar arasında mevcut satım sözleşmesinden dönüldüğünün kabulüne, bu talebi mahkeme tarafından kabul görmez ise, terditli olarak; satım sözleşmesine konu dairenin ayıpsız misli ile değiştirilmesi veya satış sözleşmesine konu dairede mevcut ayıbın bedelsiz onarımı suretiyle dairede meydana gelen değer kaybının karşılanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davacının sözleşmeden dönme beyanını kabul ettiğini ve davacı tarafından bağımsız bölüme ilişkin ödenen bedelin 60.000,00 TL olduğunu bildirmiştir.
Mahkemece, verilen ilk hükümde davanın kabulü ile, taraflar arasındaki sözleşmenin konuttaki gizli ayıp nedeniyli feshine, binanın raiç bedeli olarak belirlenen 110.000 TL’nin dava tarihinden itibaren değişken oranlardaki reeskont faizi ile davalıdan tahsiline ve dava konusu olan … 1.Bölge … Mah. Yeldeğirmeni Mevkii 139 Pafta 1101 Ada 253 Parseldeki Gayrimenkulün Zemin kat 1 nolu 24/288 arsa paylı gayrimenkulün davacı adına olan kaydının tapudan terkini ile davalı adına tesciline’ dair verilen kararın davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizce 2012/24572 Esas ve 2013/2051 Karar sayılı ilamı ile 31.01.2013 tarihinde’– davacı evin bedeli olarak 110.000,00 TL ödediğini iddia etmiş, davalı ise davacının 60.600,00 TL’ye satın aldığını savunmuştur. Sözleşme taraflar arasında feshedildiğine göre, taraflar ancak gerçekleştirdikleri edimin iadesini isteyebilirler. Bu durumda mahkemece, davacının ödediği bedelin belirlenerek bu bedelin iadesine karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile evin rayiç bedelinin iadesine hükmedilmesi bozmayı gerektirir.’ gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece, bozma kararına uyularak yapılan yargılama neticesinde; davacının taşınmazda meydana gelen değer kaybı yönündeki talebinin kabulü ile; 11.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Bozma ilamına uyulması halinde bozma doğrultusunda taraflar lehine usuli kazanılmış hak doğar, bu aşamadan sonra bozmanın gereklerinin yerine getirilmesi zorunludur.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde; mahkemece verilen ilk kararın davacı tarafından temyiz edilmemesi nedeniyle, sözleşmenin feshedilmiş olduğu konusunda davalı lehine kazanılmış hak doğduğu, bozma ilamına uyulmasına karar veren mahkemece, bozma ilamı doğrultusunda taraflar arasındaki satış bedelinin belirlenerek buna göre karar verilmesi gerektiği düşünülmeden bozma ilamının gereklerinin yerine getirilmemesi ve yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 2. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 25/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.