Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2016/18473 E. 2019/7086 K. 11.06.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/18473
KARAR NO : 2019/7086
KARAR TARİHİ : 11.06.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki muarazanın giderilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı eczacı, davalı kurum ile ilaç alım sözleşmesi imzaladığını, SGK … İl Müdürlüğü’nün 2009 yılı protokolünün 6.3.24.maddesini gerekçe göstererek 20.02.2013 tarihli kararıyla sözleşmeyi bir yıl süre ile feshettiğini bildirdiğini, bu maddenin eczanelere yönlendirme yapılmasını yasakladığını, ayrıca aynı protokolün 6.3.3 maddesi gereği reçeteler arkasındaki imzalar hastalara ait olmadığından ve 6.3.10 gereği hastaya teslim edilmeyen ilaçlara ait fiyat kupürlerinin yer aldığı reçetelerin kuruma fatura edildiğinden toplam 1.283,60 TL para cezası ve uyarı cezası uygulandığını, davacının belirtilen maddeye aykırı davranışı bulunmadığını, kararın ve cezai şartın haksız olduğunu belirterek, fesih kararının iptali ile muarazanın meni ve akdi ilişkinin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, kurumca yapılan denetimler sırasında hasta ve hasta yakınlarının bilgisine başvurulduğunu, sonrasında eczanenin kusurlu bulunarak protokolün 6.3.24.maddesi gereğince 4 adet reçete ile ilgili olarak sözleşmenin bir yıllık süre ile feshedildiğini ve cezai şarta karar verildiğini belirterek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davaya konu fesih işleminin 3 aylık süre ile sınırlandırılmasına, muarazanın bu şekilde giderilmesine, fazlaya dair talebin reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Davacı, SGK ile arasındaki ilaç alım sözleşmesinin 1 yıl süreli feshedilmesiyle ilgili SGK … İl Müdürlüğü’nün 20.02.2013 tarih ve 18063717/630827 sayılı fesih kararının iptali ile muarazanın meni ve akdi ilişkinin devamına karar verilmesi talep etmiş; mahkemece, toplanan delillere, hüküm vermeye ve denetime elverişli bilirkişi raporuna ve tüm dosya kapsamına göre; SGK’nın 20.03.2013 tarihli işlem yazısı, reçeteler, tanık beyanları incelendiğinde 6197 sayılı Kanunun 24.maddesinin değiştirilmesine ilişkin 6514 sayılı Kanunun yayımı tarihinden itibaren yürürlüğe gireceğinin 55.maddesinde hüküm altına alınmış olması karşısında 6197 sayılı Kanunun 24.maddesinin dava konusu olaya uygulanamayacağı, davacının 2012 protokol hükümlerinden yararlanma talebini davalı idarenin reddetmesinin hukuki dayanağı olmadığı, 2012 protokolü gereğince yönlendirme ile ilgili fesih cezasının 1 yıldan 3 aya indirildiği anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne, şeklinde hüküm kurulmuş olduğu görülmüştür.
Davaya konu, 2009 yılı protokolünün 6.3.24 maddesinin, 01.01.2016 tarihinde yürürlüğe giren 2016 protokolünün, protokolün yürürlüğe girdiği 01.01.2016 tarihinden itibaren yürürlükten kaldırıldığı sabit olmakla beraber 6.12 maddesinde “Bu Protokolün yürürlük tarihinden önce herhangi bir nedenle Kurumca veya Kuruma devredilen kurumlarca sözleşmesi feshedilen ve/veya cezai şart uygulanan eczacının bu işleme karşı dava açmış olması ve açılan davanın Protokolün yürürlüğe girdiği tarihte kesinleşmemiş olması halinde yazılı talebi ile; Kurumca tespit edilen ve sözleşmesinin feshedilmesi ve/veya cezai şart uygulanmasına ilişkin fiil/fiiller için bu Protokolün (5) ve (6) numaralı maddelerinde yer alan hükümler uygulanır. Ancak Kurumca tahsil edilmiş olan cezai şart ve yersiz ödeme tutarları geri ödenmez, mahsup edilmez.
Bu protokolden önceki protokollerde sözleşmenin feshi ve cezai şart gerektiren maddelerden bu protokolde kaldırılmış olanlar nedeniyle sözleşme feshi ve/veya cezai şart uygulanmış olan işlemler, konusu kalmadığından durdurulur ve işlem yapılmaz. Bu Protokolün yürürlük tarihinden önce (5.3) numaralı maddede sayılan fiillerden dolayı sözleşmesi feshedilen ve/veya cezai şart uygulanan eczanelerin yazılı talebi üzerine, bu Protokoldeki cezai şart ve fesih hükümleri uygulanır.” hükmünün düzenlendiği yazılıdır. Hal böyle olunca, 2016 yılı protokolü mahkemece değerlendirilip sonucuna uygun karar verilmesi gerekli olup, anılan husus bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre tarafların temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan 29,20 TL harcın istek halinde davacıya iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi