Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2016/13711 E. 2019/5751 K. 06.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/13711
KARAR NO : 2019/5751
KARAR TARİHİ : 06.05.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, 22/08/2010 tarihinde davalı firmadan satın aldığı lavabo açıcıyı evde kullanımı esnasında oluşan patlama neticesinde yaralandığını, vücudunda ve özellikle yüzünde tepkime ve patlamaya bağlı yaralar-yanıklar oluştuğunu, olaydan kaynaklı yaralar ve yanıklarla ilgili tedavisinin uzun sürdüğünü, gerek olay anında gerekse sonrasında yaralar nedeniyle çok büyük acı çektiğini, psikolojik olarak büyük çöküntü yaşadığını, olay sonrası baş gösteren panik atak ve ankisiyete buzukluğu rahatsızlığı nedeniyle de ayrıca tedavi gördüğünü, olay nedeniyle ceza davasında …’ndan gelen rapor kapsamında firma sorumlusu müdürü davalı …’ın tam kusurlu olduğunun belirlendiğini ve taksirli yaralama eylemi sabit görülerek …’a karar verildiğini, tüm bu nedenlerle 49.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek faizi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL asgari dava değeri olarak belirlenen bedensel güç kaybından kaynaklı maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek faizinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflar tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava tarihinde yürürlükte bulunan 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
4077 sayılı yasanın 23. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Somut olay değerlendirildiğinde davacı ile davalı arasında temizlik malzemesi satın alınmasına ilişkin satış sözleşmesi bulunduğu dosya kapsamından anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığı, buna göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu anlaşılmaktadır. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu durumda Mahkemece, ayrı bir Tüketici Mahkemesi var ise görevsizlik kararı verilmesi yok ise ara kararıyla davaya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken, işin esasına girilerek genel mahkeme sıfatıyla yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre tarafların temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın (1) nolu bentte gösterilen nedenle BOZULMASINA, (2) nolu bentte gösterilen nedenle tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 27,70 TL harcın davacıya, 85,38 TL harcın davalılara iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.