Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2016/12344 E. 2018/12270 K. 18.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/12344
KARAR NO : 2018/12270
KARAR TARİHİ : 18.12.2018

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR

Davacı, davalıdan 23.08.2013 tarihinde dava konusu …..otomobili satın aldığını, aracın kaporta boyası kalınlığında eksiklik ve ölçü farklı olduğunu farkettiğini, aracın bu haliyle ayıplı olduğunu ileri sürerek ayıpsız misli ile değişimine karar verilmesini dilemiştir.
Davalı ilk derece yargılama makamına sunmuş olduğu yanıt dilekçesi ile usuli ve esasa ilişkin gerekçelere dayanarak davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece; davanın (Dava konusu aracın ve dava konusu araçta oluşan 2.000,00 TL değer kaybının davacı tarafından davalıya iadesi koşuluyla) 6502 sy. Yasanın 11/1-ç maddesi gereğince ayıpsız misli ile değiştirilmesi suretiyle kabulüne, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, ayıplı olduğu gerekçesiyle dava konusu otomobilin yenisi ile değiştirilmesi talebine ilişkindir. Mahkemece; dosya kapsamında görüşüne başvurulan bilirkişi raporuna da atıf yapılmak suretiyle dava konusu aracın davacı elinde geçirdiği kaza nedeniyle uğramış olduğu değer kaybının davacı tarafından karşılanması ile birlikte otomobilin ayıpsız misli ile değişimi cihetine gidilmiş ise de, mütalaasına başvurulan bilirkişi; raporunda, dava konusu aracın ayıplı boyasının sökülerek yeniden fırın boyama yöntemi ile komple boyanması gerektiğini ve bu işlemin 2.000,00 TL kadar bir masrafa neden olacağını, bu nedenle de aracın ikinci el piyasa değerinde 2.000,00 TL değer kaybı yaratacağı sonucuna varmış, ilk derece yargılama makamınca bu sonuç yanılgılı olarak değerlendirilerek dava konusu otomobilin davacı tüketici elinde iken geçirdiği kazanın araç üzerinde yarattığı değer kaybı olarak değerlendirilmiş ve bu miktarın davacı tarafından karşılanması hüküm altına alınmıştır. Oysa, araç tüketici elinde iken olan kaza nedeniyle meydana gelen bu değer kaybı bilinmemektedir. O halde, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi heyetinden ek rapor alınmak suretiyle bu kaza nedeniyle ortaya çıkan değer kaybının belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, bu husus dikkate alınmadan yanılgılı değerlendirme ve eksik incelemeyle yetersiz bilirkişi raporuna göre karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
2-Bozma nedenine göre, davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 2. bent gereğince davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.