Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2016/11370 E. 2018/12564 K. 26.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/11370
KARAR NO : 2018/12564
KARAR TARİHİ : 26.12.2018

… vekili avukat … ile … vekili avukat … aralarındaki dava hakkında … Tüketici Mahkemesinden verilen 21/01/2016 tarih ve 2015/227-2016/9 sayılı hükmün davacı ile davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşuldu.

K A R A R

Davacı, davalıya ait akaryakıt istasyonundan 28.04.2013 tarihinde satın aldığı mazotun ayıplı olması nedeniyle aracın yakıt pompası, enjektör ve yakıt sistemindeki parçaların hasar gördüğünü, zararın giderilmesi için davalı ile yapılan görüşmelerden sonuç alamadığını, aracın yetkili serviste taminr edilmesi karşılığında 7.835,96 TL ödeme yapmak zorunda kaldığını ileri sürerek 7.835,96 TL’nın davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, alınan bilirkişi raporunda araçta meydana gelen zararın 4.192,54 TL olduğu ve zararın meydana gelmesinde tarafların %50 kusurlu olduğu belirtilmiş ve bu rapor hükme esas alınarak davanın kısmen kabulü ile 2.096,27 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ve davacı tarafından temyiz edilmiştir.
14.7.2004 günlü ve 5219 sayılı yasa ile HUMK.nun 427/2 maddesindeki temyiz ile ilgili parasal sınır 1.000.000.000 TL, 5236 sayılı yasanın 19. maddesi uyarınca 1.1.2016 tarihinden itibaren 2.190,00 TL.ye çıkarılmıştır. Anılan yasada derdest davalar yönünden ne şekilde uygulanacağı yönünde açık bir uygulama hükmü bulunmamakta ise de Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 23.2.2005 gün ve esas 2005/13-32, karar 2005/85 sayılı kararı uyarınca yerel mahkemelerce kurulan hükümlerin temyizinin ve temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay daireleri ya da Hukuk Genel Kurulunca verilen kararlara karşı karar düzeltme yoluna gidilmesi durumunda temyiz ya da karar düzeltme istemi hangi karara yönelik ise, o karar tarihinde yürürlükte bulunan kanun hükmünün esas alınacağı belirtilmiştir. Davacı ve davalı tarafından temyize konu edilen miktarlar ayrı ayrı 2.096,27 TL olup, karar tarihi (21.1.2016) itibariyle 2.190,00 TL.yi geçmediğinden HUMK.nun 5219 sayılı yasa ile değiştirilen 427.maddesinin 2.fıkrası gereğince tarafların temyiz hakkı bulunmamaktadır. O nedenle miktar itibariyle kesin olan karara ilişkin her iki tarafın temyiz dilekçelerinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle her iki tarafın temyiz dilekçelerinin REDDİNE, peşin alınan 35,80 TL harcın istek halinde davalıya iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 26/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.