Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2016/1102 E. 2018/10461 K. 08.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/1102
KARAR NO : 2018/10461
KARAR TARİHİ : 08.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki kurum işleminin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, eczacı olduğunu, davalı tarafından aralarındaki 2013 yılı ek sözleşmesinin 5.3.15. maddesi uyarınca hastalardan katılım payı tahsil edilmediği gerekçesi ile 15.000 TL ceza uygulandığını, ancak ceza işleminin hukuka aykırı olduğunu, hastalara ilaçların teslim edildiğini, sistemin sık sık arızalandığını, sistemin ya da internet sağlayıcısının çalışmaması gibi katılım payı tahsil etmenin teknik olarak mümkün olmadığı durumların olabildiğini, buna ilişkin imzalı onam formlarının kuruma sunulduğunu ileri sürerek Kurum tarafımdan uygulanan 02.07.2014 tarihli işlemin iptalini istemiştir.
Davalı, soruşturma dosyasında bulunan IP listelerinden davacının bu işlemleri yaptığının açıkça görüldüğünü, davacının sistem olmadığı zamanlarda muayene katılım payı tahsil edilemediğini savunmasına karşın ise eczanenin alacağı olan ilaç katılım paylarının tahsil edildiğinin görüldüğünü, davacı eczacının Kuruma sunduğu savunmasında bu işlemlerin eczanesinde yapıldığından kurum yazısının tebliğine kadar haberi olmadığına ilişkin beyanının işlemleri ikrar niteliğinde ve Kurum işleminin hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, … Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Sağlık Sosyal Güvenlik Merkez Müdürülüğünün 13/05/2014 tarih ve 7136808 sayılı işlemine istinaden davacıya uygulanan 02/07/2014 tarih ve 83770546/2/3416720 sayılı işlemin iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı, hastalardan katılım payı tahsil etmediği gerekçesi ile davalı tarafından aralarındaki 2013 yılı ek sözleşmesinin 5.3.15. maddesi uyarınca uygulanan 15.000,00 TL’lik cezai işlemin iptali talebi ile eldeki davayı açmıştır. Davalı davanın reddini dilemiş, Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Yargılama sırasında alınan bilirkişi heyet raporunda; reçetesi ile ilacını almak üzere eczaneye gelen hasta ya da hasta yakınının katılım payı ödemek istemediğinde ilaçlarını almadan gidebildiği ve ilacını başka eczaneden aldığı, eczacının da reçeteyi karşılamadığı için sistemden silmek zorunda olduğu, ancak genel işleyiş açısından bakıldığında hastaların reçetelerinin silinme ve tekrar giriş işlemlerinin mükerrer olarak aynı eczanelerden olmasının pek mümkün görülmediği, eczacının verdiği savunmasında bu durumu kabul ettiği ve bir kısım reçete giriş-silme işlemlerinin aynı IP adreslerinden yapıldığının da görüldüğü gerekçesi ile Kurum işleminin hukuka uygun olduğu yönünde görüş bildirilmiştir. Ne var ki Mahkemece, söz konusu bilirkişi raporuna neden itibar edilmediği açıklanmaksızın rapora aykırı olarak ve davacı tarafından dosyaya sunulan emsal dava dosyasında alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyada alınan bilirkişi heyet raporu ile davacı tarafından emsal olarak sunulan bilirkişi raporları arasında çelişki bulunduğu halde, Mahkemece bu çelişki giderilmeksizin ve emsal raporlara neden üstünlük tanındığının nedenleri gösterilmeksizin karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. O halde Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda dosyada alınan bilirkişi heyet raporu ile davacı tarafından sunulan emsal raporlar arasındaki çelişkiyi giderecek taraf, Mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli yeni bir bilirkişi heyet raporu alınarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın BOZULMASINA, 2. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.