Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2016/10936 E. 2019/4556 K. 04.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/10936
KARAR NO : 2019/4556
KARAR TARİHİ : 04.04.2019

……

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı; davalı kurum ile 2011 ve 2012 yılı için ….. Sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeler kapsamında 2011 yılı için 12.342,74 TL, 2012 yılı için 11.736,40 TL bedelli fatura kestiğini ve faturaların ödenmesi için davalıya teslim ettiğini, ancak fatura bedellerinin ödenmediğini ileri sürerek her fatura bedelinin sözleşmeye göre ödenmesi gereken tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ileri birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı; davacı şirketin sahibi olan …… aynı zamanda dava dışı ……..sahibi olduğunu, kurum tarafından….. toplam 31.139,22 TL cezai işlem uygulandığını, ilgili cezai işlemin, davacı şirketin ve …… Şirketinin kurumdan olan alacağından mahsup edildiğini savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, eldeki davada davalı kurum ile imzalanan sözleşme gereğince düzenlediği ve davalıya teslim ettiği iki fatura bedelinin ödenmediğini ileri sürerek, her fatura bedelinin sözleşmeye göre ödenmesi gereken tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; mahkemece, ………. uygulanan cezai şart alacağının davacı şirketinden mahsup edilmesi doğru görülmemekle birlikte tüzel kişilik perdesinin aralanması ilkesinin uygulanması gerektiği, bu kapsamda davacı şirketin ve … ortağının ….olduğu, ….aleyhine cezai şart uygulanmasına sebebiyet verdiği, dava dışı …. davalı kurumdan alacağı bulunmadığı için cezai şartın tahsil edilemediği, bu sebeple davalı kurumun üçüncü kişi…. Şirketine kesilen cezai şartın davacının alacağından mahsup edilmesinin doğru olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Somut olayda dava dışı …..avacı şirketin ve ….. Limited Şirketinin ortaklarından olduğu anlaşılmakla birlikte, teoride “tüzel kişilik perdesinin kaldırılması” şeklinde ifade edilen müessesenin uygulanması için yeterli şartlar oluşmamıştır. Bu sebeple ayrı bir tüzel kişiliğe sahip olan …… Şirketin davalıya olan borcunun, davacı şirketin davalıdan olan alacağından mahsup edilmesi mümkün değildir. Açıklanan bu husus dikkate alınmadan, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/04/2019 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
(Muhalif)
…….

MUHALEFET ŞERHİ
Dosyadaki tüm delil ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde, davadışı …… davaya konu şirket ile davadışı …. Limited Şirketinin hakim ortağı olduğu ve aralarında organik bağ bulunduğu anlaşıldığından, mahkeme kararı gerekçesinde ileri sürülen hususlar karşısında, verilen karar usul ve yasaya uygun bulunması kanaatine varıldığından, hükmün onanması görüşünde olmam nedeniyle, sayın çoğunluğun karşı yöndeki görüşlerine katılamıyorum.