Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2016/10322 E. 2019/5634 K. 02.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/10322
KARAR NO : 2019/5634
KARAR TARİHİ : 02.05.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı ile davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

K A R A R

Davacı, davalı şirket ile muhasebe sözleşmesi imzaladığını, aynı zamanda da davalı şirketin denetçisi olduğunu, denetçi olduğuna dair ilanın ticaret sicil gazetesinde yayınlandığını, şirketin hem muhasebe hem denetçilik işlerini görmesine rağmen ücretinin ödenmediğini, alacağının tahsili amacıyla başlattığı takibe de haksız itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazının iptaline, takibin devamı ile %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/3 fıkrası uyarınca dava tarihi itibariyle Asliye Hukuk Mahkemesi ile Asliye Ticaret Mahkemesi arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, somut olayda uyuşmazlık, muhasebe hizmet sözleşmesi bedeli ile Anonim Şirket denetçilik ücretinin tahsili istemine ilişkindir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 397-406. maddeleri arasında Anonim şirketin denetimi hususu ve denetçilik düzenlenmiştir.Bu durumda taraflar arasındaki davanın ticari dava olduğu açıktır. Hal böyle olunca, davaya bakmaya Ticaret Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. O halde, mahkemece, davaya bakma görevinin Ticaret Mahkemesine ait olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken davanın esasına girilerek karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre tarafların temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle, temyiz edilen kararın BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle tarafların temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 174,19 TL harcın istek halinde davacı ile davalıya ayrı ayrı iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.