Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2015/41427 E. 2017/9043 K. 03.10.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/41427
KARAR NO : 2017/9043
KARAR TARİHİ : 03.10.2017

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı aleyhine … 2.İcra Müdürlüğü’nün 2014/2778 Esas sayılı dosyası ile genel haciz yolu ile icra-i takip başlatıldığını, davalının borca itirazı üzerine takibin durduğunu, davalı borçlunun itirazının usul ve yasaya aykırı, hukuki mesnetten yoksun olduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamına,davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalıya tebligat çıkartılmamıştır.
Mahkemece, davaya bakmakla İş Mahkemesi’nin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir.
1-Somut olayda uyuşmazlık, 6100 sayılı yasanın114/c maddesi gereğince dava şartı olan “mahkemenin görevli olması” şartı hakkında taraf teşkili sağlanmadan karar verilip verilemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Mahkemenin görevli olması dava şartıdır (HMK. m.114/1-c). Dava şartları ve ilk itirazlar, ön incelemede sonuca bağlanır. Ön inceleme ise dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra yapılır (HMK. m.137/1, 139/1 ilk cümle). Buna göre görevsizlik kararı verilebilmesi için; dava dilekçesinin davalıya tebliği (HMK. m. 122), cevap süresinin beklenmesi (HMK m.127), cevap verilmesi halinde davacıya tebliği (HMK m. 126), davacının cevaba cevap verme süresinin beklenmesi, verdiğinde diğer tarafa tebliği (HMK. m.136/1), davalının ikinci cevap süresinin beklenmesi, verdiğinde diğer tarafa tebliği (HMK. m. 136/1) zorunludur. Mahkemenin, dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verilebileceğini öngören aynı Kanun’un 138. maddesi hükmü, dilekçelerin karşılıklı verilmesi zorunluluğunu ortadan kaldırmaz. Bu hüküm, hakime, belirtilen hususlar hakkında gerekmiyorsa ön inceleme duruşması yapmaksızın karar verebilme yetkisi tanır. Ön inceleme duruşması yapmaksızın dosya üzerinden karar verilebilmesi için de davanın ön inceleme aşamasına getirilmiş olması gereklidir. Hukuk Muhakemeleri Kanun’un 137/1. maddesinde, ön incelemenin dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra yapılacağının açıkça öngörülmüştür.
Diğer yandan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu, 1086 sayılı Kanundan farklı olarak iddia ve savunmanın genişletilmesi yahut da değiştirilmesi yasağını dava ve cevap dilekçesinin verilmesiyle başlatmamış;bu yasağı, ileriye dilekçelerin karşılıklı verilmesinin tamamlanmasına, bazı hallerde ön inceleme duruşmasına kadar ötelemiştir. Bu düzenleme ile davacının cevaba cevap dilekçesinde iddialarını değiştirerek ve genişleterek başlangıçta görevli olmayan mahkemeyi görevli hale getirmesi de mümkün hale gelmiştir. Tarafların bu haklarını kullanabilmeleri, dilekçelerin karşılıklı olarak verilmesini veya bunun için kanunda belirlenen sürelerin geçmesini zorunlu kılmaktadır.
6100 sayılı HMK’nın 114. maddesi uyarınca dava şartlarından olan görev konusunda aynı Kanun’un 138. maddesi uyarınca dosya üzerinden karar verilebilir ise de ancak bunun için dava dilekçesinin davalıya tebliğ edilerek savunma hakkı tanınması gerekir.
Mahkemece yukarıda açıklanan hususlar göz ardı edilerek davalı tarafa dava dilekçesi ve tensip zaptı tebliğ edilmeden görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre de diğer hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 03/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.