Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2015/35240 E. 2015/36240 K. 10.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/35240
KARAR NO : 2015/36240
KARAR TARİHİ : 10.12.2015

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR

Davacı, davalıların murisi … ile aralarında akdedilen kredi sözleşmesine ilişkin taksitlerini ödemediklerini ve temerrüde düştüklerini, kredi borçlusunun takipten evvel vefatı ile mirasçıları hakkında 9.778,92 TL alacağın tahsili için….İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ve davalıların takibe itiraz ederek takibin durmuş olduğunu, davalıların murisinin ölüm nedeninin troid kanseri olduğunu ve bu hususu sigorta poliçesi akdi sırasında sorulan sorularda gizlediğini, hastalığının gizlememesi durumunda sigorta poliçesinin düzenlenmeyeceğini ileri sürerek davalı borçluların icra takibine vaki itirazlarının iptalini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi;mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.
6502 sayılı yasanın 73. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.
Bir hukuki işlemin sadece 6502 Sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığı tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Somut olayda, davacı ile davalıların murisi arasında bireysel kredi sözleşmesi imzalanmıştır. Davacı, kredi taksitlerinin ödenmemesi nedeniyle yapılan icra takabine vaki itirazın iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece, uyuşmazlığın tüketici mahkemesi sıfatı ile görülmesi gerekirken genel mahkeme sıfatı ile görülüp sonuçlandırılması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davacının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 27,70 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 10/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.