Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2015/340 E. 2015/8806 K. 19.03.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/340
KARAR NO : 2015/8806
KARAR TARİHİ : 19.03.2015

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar ve davalı … avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacılar . ile ..’nin oğulları, davacı .’ın kardeşi .. . davalı doktorların görevlerinden ayrılabilir salt kişisel kusurları, ihmal ve mesleki hataları neticesinde vefat ettiğini, beyin kanaması geçirdiği halde yanlış teşhis ile tedavinin gecikmesine neden olduklarını ileri sürerek 75.000,00-TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmesini istemişlerdir.
Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, davalılar … ve … hakkında açılan davanın husumet yokluğundan reddine, davalı … hakkında açılan davanın kısmen kabulü ile taktiren 20.000,00-TL manevi tazminatın 22.11.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’den tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar ve davalı … tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı …’nin tüm, davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava, davalı doktorların vekillik sözleşmesinden kaynaklanan özen borcuna aykırılık olgusuna dayanmaktadır (B.K. 386, 390 md). Mahkemece, davalılar … ve …’ün davacıların murisi .. . muayene ettikleri tarihte Sağlık Bakanlığı’na bağlı Söke Devlet Hastanesi’nde görevli doktor oldukları, bu davalılar yönünden kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken veya görevlerini yaparken kişilere zarar vermesinin ilgili kamu kurumunun hizmet kusurunu oluşturduğu, bu durumda sorumlunun kamu görevlisinin emrinde çalışmakta olduğu kamu kurumu olduğu, davanın o kurum aleyhine açılması gerektiği gerekçesiyle bu davalılar yönünden davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir. Davalı doktor …’ün 12.09.2007 tarihinde Sağlık Müdür Yardımcısı Dr.Necip Atilla’ya verdiği ifadede, “…Hastayı taburcu ettikten iki gün sonra hastanede çalışan bir yakınıyla muayenehaneme geldiler. Sevk ettiğim halde neden nörolojiye gitmediklerini sordum. Birkaç gündür iyiydim ama bugün biraz ağrılarım arttı dedi. Endoskopik burun muayenesi yaptım…” dediği anlaşılmakta olup, davalı doktor …’ün Söke Devlet Hastanesi dışında özel muayenehanesinde de Özcan’ı muayene ettiği ve taraflar arasında vekalet sözleşmesinin kurulduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca bu davalı yönünden de işin esasına girilmesi gerekirken husumet yönünden davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı …’nin tüm, davacıların sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacılar yararına BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 1.024,60 TL kalan harcın davalı …’den alınmasına, 25,20 TL peşin harcın davacılara iadesine, 19.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.