Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2015/29487 E. 2018/6763 K. 07.06.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/29487
KARAR NO : 2018/6763
KARAR TARİHİ : 07.06.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki muarazanın meni davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR

Davacı, eczacı olduğunu, davalı Kurum tarafından 28.11.2013 tarihli yazı ile sahte ilaç raporu düzenlediği iddiası ile 2012 Eczane Protokolüne dayanarak 94.435,60 TL cezai şart uygulanacağının bildirildiğini, ilgili yazıda sahte ilaç raporlarının hastane çalışanı otomasyon elemanı tarafından doktor imzası taklit edilmek sureti ile hazırlandığının belirtildiğini, kendisinin ya da çalışanlarının dışında üçüncü kişi tarafından düzenlenen sahte ilaç raporları ile ilgisinin bulunmadığını ileri sürerek 28.11.2013 tarihli kararın iptalini istemiştir.
Davalı, kurum işleminin hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, davalı Kurum tarafından 2012 yılı Eczane Protokolünün 5.3.10. maddesi uyarınca davacı hakkında uygulanan 94.435,60 TL cezai şart bedeli tahsili ve 1. kez uyarı kararının iptaline talebine ilişkindir. 6100 sayılı HMK.’nın “taleple bağlılık ilkesi” başlıklı 26/1. maddesinde hâkimin tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olduğu ve talepten fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceği hüküm altına alınmıştır. Dava dilekçesinde, davacı Kurum tarafında 2012 yılı Protokolünün 5.3.10 maddesi uyarınca uygulanan cezai işlemin iptali talep edilmiş olmasına karşın, Mahkemece alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davacının sahte raporlara dayanarak hekimler tarafından düzenlenen 27 adet reçetede yazılı ilaçları reçetede adı yazılı kişilere değil, kim aldığı anlaşılamayan kişilere verilmiş gibi tahakkuk evrakı hazırlayarak davalı Kurumu zarara uğrattığı ve böylece 2012 yılı eczane protokolünün 3.2.2 maddesini ihlal ettiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Davacının 2012 yılı Protokolünün 5.3.10 maddesi uyarınca uygulanan cezai işlemin iptali talebi karşısında, Mahkemece taleple bağlılık ilkesine aykırı olarak davacının Protokolün başka bir maddesini ihlal ettiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş olması hatalıdır. O halde Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda delilleri değerlendirilerek ve gerektiğinde bilirkişi raporu alınmak sureti ile davacı hakkında uygulanan cezai işlemin 2012 yılı eczane protokolünün 5.3.10. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davacının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, ikinci bent gereğince davacının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.