Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2015/28733 E. 2015/28311 K. 05.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/28733
KARAR NO : 2015/28311
KARAR TARİHİ : 05.10.2015

MAHKEMESİ : Ayvalık 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 14/05/2014
NUMARASI : 2013/437-2014/243

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalıdan taşınmaz satın aldığını, tapuda adına tescil edildiğini, ancak davalının taşınmazı satıldığı şekliyle teslim etmediğini, teslimden önce taşınmaza kötüniyetli olarak hasar verdiğini, bu hasarın miktarının belirlenmesi amacıyla tespit yaptırdığını ileri sürerek tespit raporundaki 31.200-TL maddi zararın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davacı ile icra dışı anlaşarak taşınmazı davacıya sattığını, satış öncesi davacı ile anlaşarak demirbaşları aldığını, bunu davacının bilmesine ve buna göre satış yapılmasına ve sonrasında karşılıklı ibralaşılmasına rağmen eldeki davanın açıldığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece bozma kararına uyularak davanın kısmen kabulü ile, 18.720 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Mahkemenin 22.05.2012 tarih,2011/741 Esas ve 2012/369 Karar sayılı ilk kararında taşınmazdan sökülen demirbaşların eski hale getirilmesine ilişkin malzeme ve işçilik bedeli olarak bilirkişi tarafından belirlenen 11.200 TL ile demirbaşların sökülmesi nedeniyle oluşan değer kaybı 20.000 TL olmak üzere toplam 31.200 TL maddi zararın davalıdan tahsiline karar verilmiş, hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucu, Mahkeme kararına esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazdan sökülen eşyaların yeniden yerine takılarak eski haline getirilmesi halinde dahi taşınmazda bir değer kaybının oluşup oluşmayacağının gerekçeli olarak değerlendirilerek, bir değer kaybının bulunduğu somut gerekçelerle tespit edilmesi halinde dairemizin yerleşmiş uygulamalarına konu “Nispi Metod” olarak bilinen hesaplama yöntemine göre hesaplanarak sonucuna uygun karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozma kararı verilmiştir. Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama aşamasında bozma gerekçelerine uygun olarak değerlendirme yapılmak üzere bilirkişi raporu alınmış ise de, bilirkişi raporunda taşınmazdan sökülen demirbaşların yerine takılması halinde, demirbaşların sökülmeden önceki mevcut haline göre bir değer kaybının bulunup bulunmadığı hususunda herhangi bir inceleme ve tespite yer verilmediği anlaşılmaktadır. Mahkemece eksik incelemeye dayalı bu rapora itibar edilerek hüküm kurulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyulmasına karar verildiğine göre bozma ilamında belirtilen hususlar taraflar yararına usulü kazanılmış hak oluşturur. Buna rağmen mahkemece, usulü kazanılmış hak ilkesi ihlal edilerek bozma ilamında belirtildiği şekilde inceleme yapılarak sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı olarak hazırlanan bilirkişi raporundaki değerlendirmelere itibar edilerek hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
2-Bozma sebebine göre tarafların sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenler temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan 319,50 TL harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya ayrı ayrı iadesine, 05/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.