Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2015/28032 E. 2015/29459 K. 12.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/28032
KARAR NO : 2015/29459
KARAR TARİHİ : 12.10.2015

MAHKEMESİ : Hendek Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 11/02/2015
NUMARASI : 2013/221-2015/46

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalı ile yapılan iki adet ağaç kesim şartnamesine dayalı olarak davalı köy tüzel kişiliğine kesim izni verildiğini, davalı tarafa kesim izni verilen 116 ve 113 nolu bölmelerde usulsüz kesim yapıldığına dair ihbar üzerine yapılan kontrolde usulsüz kesim yapıldığı tespit edilerek tutanak düzenlendiğini, yapılan suç duyurusu sonrasında faillerin tespit edilemediğini, ancak davalı ile yapılan satış şartnamesinin 26. ve 29. maddesi gereğince davalının sorumlu olduğunu ileri sürerek; 7.343,87 TL tazminat ile 275,54 TL ağaçlandırma gideri olmak üzere toplam 7.623,41 TL idare zararının olay tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, usulsüz kesim için gerekli kontrolü yapmakla davacı kurumun görevli olduğunu davacının görevini yapmamasından doğan zarardan sorumlu tutulamayacağını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, kamu hizmetlerinin yürütülmesi sırasında doğan zararın giderilmesine yönelik tam yargı davası kapsamında idari yargının görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı ile davalı köy tüzel kişiliği arasında yapılan “tahsisli dikili ağaç şartnamesi” başlıklı sözleşme ile davalı tarafa özel hukuk hükümlerine tabi olarak ağaç kesimi yapılması hususunda izin verilmiştir. Taraflar arasında düzenlenen sözleşme tarafların serbest iradeleri ile imzalanmış olup, idarenin kamu gücünü kullanarak yapılmış bir işlem yoktur. Bu nedenle sözleşmenin özel hukuk alanında sonuçlar doğurduğunu kabul etmek zorunludur. Taraflar arasında sözleşmenin imzalanması ile birlikte taraflar arasındaki ilişki özel hukuk alanında sonuçlar doğurmaya başlamıştır. Bu itibarla sözleşmenin imzalanmasından sonraki tüm aşamalar ve ihtilaflar özel hukuk alanını ilgilendirmekte olup, dolayısıyla uyuşmazlıkların çözümünde de görevli mahkeme adli yargı mahkemeleridir. Mahkemece işin esasına girilip taraf delilleri toplanarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde idari yargının görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 12.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.