Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2015/27696 E. 2015/29900 K. 13.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/27696
KARAR NO : 2015/29900
KARAR TARİHİ : 13.10.2015

MAHKEMESİ : İstanbul 11. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 04/12/2014
NUMARASI : 2012/165-2014/336

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı şirket, işyerinde kullanmak üzere davalıdan bir adet atık su ünitesi satın aldıklarını, ancak sistem devreye girdiğinde su taşmalarına neden olduğunu, işyerinin bu nedenle büyük zarar gördüğünü, ürünün ayıplı olduğunu davalı firmaya iletmelerine rağmen sorunun çözülmediğini, bu durumda ödenen bedelin idesi ile uğramış oldukları zararın da giderilmesi gerektiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, 10.000 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslahla talep miktarını toplam 35.620 TL’ye çıkarmıştır.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, 34.220 TL ödenen bedel ve 1.400 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle, taraflar arasındaki ticari satımdan kaynaklanan uyuşmazlık nedeniyle mahkemece, dosyadaki tüm deliler ve alınan bilirkişi raporu gereğince Türk Ticaret Kanunu ve Türk Borçlar Kanununda düzenlenen ayıba karşı tekeffül hükümlerine göre karar verilmiş olmasına, kararın gerekçesinde bulunan “tüketicinin korunmasına ilişkin kanun hükümleri çerçevesinde” şeklindeki sözlerinin maddi hataya dayalı bulunmasına göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir
2-Dava, ticari satımdan kaynaklanan ayıplı mal nedeniyle ödenen bedelin iadesi ve uğranılan zararın tazminine ilişkin olup, davada fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmak suretiyle 10.000,00 TL’nin faizi ile birlikte tahsili talep edilmiş, ıslahla talep miktarı artırılmıştır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 117.maddesi gereğince muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur. Dava konusu olayda davacının, davalıyı dava ve ıslah tarihinden önce temerrüde düşürdüğü ispat edilemediğine göre, mahkemece hükmedilen alacak miktarının, dava dilekçesi ile talep edilen miktarına dava tarihten, ıslahla talep edilen miktarına ise ıslah tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekirken, açıklanan husus göz ardı edilerek, tüm alacak miktarına dava tarihinden itibaren faiz yürütülmüş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HUMK’nun 438/7. maddesi gereğince hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ : (1) no‘lu bent gereğince davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) no‘lu bentte açıklanan nedenlerle mahkeme kararının “Hüküm” başlıklı bölümünün 2. 3. pragrafında bulunan (34.220,00 TL’nin dava gününden işleyecek ticari reeskont faizi ile davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davacının tazminat isteminin kabulü ile 1.400,00 TL tazminatın dava gününden işleyecek ticari reeskont faizi ile davalıdan alınıp davacıya verilmesine)sözlerinin karardan çıkarılarak, yerine (34.220,00 TL ve 1.400,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,hükmedilen miktarın 10.000,00 TL’lik kısmına dava tarihinden, kalan miktarına ise ıslah tarihi olan 25.9.2014 tarihinden itibaren ticari reeskont faizi yürütülmesine) sözlerinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle düzeltilerek ONANMASINA, 609,00 TL harcın istek halinde iadesine, 13/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.