YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/24107
KARAR NO : 2015/31595
KARAR TARİHİ : 02.11.2015
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki müdahalenin men’i davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı ile konut satışına ilişkin taşınmaz satış sözleşmesi yapıldığını, satış sözleşmesinin 9.3. maddesine göre sözleşme imzalandığı sırada davalı üzerine kayıtlı konut olmaması gerekirken bu şarta aykırı hareket ettiğinin tespit edilerek sözleşmenin feshedildiğini, sözleşmenin feshine bağlı olarak taşınmazın geri iadesine ilişkin yapılan ihtara rağmen davalı tarafından taşınmazın teslim edilmediğini ileri sürerek; taşınmaza vaki el atmanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 73/2.maddesine göre; “Tüketici mahkemeleri nezdinde Bakanlık, tüketiciler ve tüketici örgütleri tarafından açılan davalar 2/7/1964 tarihli 492 Sayılı Harçlar Kanunununda düzenlenen harçlardan muaftır.” Buna göre, davalı tüketicinin harçtan muaf tutulması gerekirken dava konusu taşınmazın keşifte belirlenen değeri üzerinden nisbi harca hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir.
3-6100 Sayılı HMK.nun 326/1.maddesinde, yargılama giderlerinin davada haksız çıkan tarafa yükleneceği hükme bağlanmış olup, haksız çıkan taraf yargılama giderlerinden olan vekalet ücretini (HMK 323/1)ödemeye mahkum edilir. Mahkemece davanın kabulüne karar verildiğine göre davacı lehine, karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince harçlandırılmış dava değeri üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir.
Davacı dava dilekçesinde dava değerini 1.000 TL olarak göstermiş, mahkemece yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporu ile dava konusu taşınmazın dava tarihindeki değeri 67,210 TL olarak belirlenmiştir. Ancak davacı yargılama sırasında taşınmazın belirlenen değerine göre, eksik harcı tamamlamamıştır. Hal böyle olunca mahkemece, harçlandırılmış dava değeri üzerinden davacı lehine 750 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken dava konusu taşınmazın keşifte belirlenen değeri üzerinden nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Ne var ki, bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, usulün 438/7.maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ; Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasında yer alan “Harçlar kanunu gereğince alınması gerekli 4.591,12 TL nisbi harcın davalıdan tahsiline hazineye irad kaydına;” cümlesinin hükümden çıkartılarak yerine “ Davalı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yerolmadığına” cümlesinin, “Davacı tarafından yatırılan 380,00 TL harçlar ile 223,00 TL yargılama giderinden oluşan toplam 603,00 TL nin davalıdan tahsiline, davacıya verilmesine;” cümlesinin hükümden çıkartılarak yerine “ Davacı tarafından yatırılan 223,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsiline, davacıya verilmesine,” cümlesinin, üçüncü bette açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasında yer alan “Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi hükümleri uyarı dava değeri üzerinden hesaplanan 7.693,10 TL nisbi ücreti vekaletin davalıdan tahsiline, davacıya verilmesine,” cümlesinin hükümden çıkartılarak yerine “ Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi hükümleri uyarınca 750 TL. Vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine” cümlesinin yazılmasına, hüküm fıkrasına “Davacı tarafından davanın açılması sırasında yatırılan harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine” cümlesinin eklenmesine, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 01/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.