Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2015/21821 E. 2017/9461 K. 12.10.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/21821
KARAR NO : 2017/9461
KARAR TARİHİ : 12.10.2017

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalı şirketler ortaklığının kazandığı ihale neticesinde aralarında hizmet alım sözleşmesi imzalandığını, davalıların işçisi olan dava dışı işçinin kıdem tazminatının tahsili talebi ile açmış olduğu davanın lehine sonuçlandığını ve asıl işveren olarak sorumlu tutulduğunu, bu karara istinaden başlatılan icra takibi sonucu kıdem tazminatı alacağının kendilerince ödendiğini, davalıların son işveren olmaları nedeni ile kıdem tazminatının tamamından sorumlu olduklarını, icra dosyasına ödedikleri miktarın davalıdan tahsili için başlattıkları icra takibinin davalıların haksız itirazı ile durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, şirketlerinin ortaklığında ihale alınan dönemin 01.10.2008-31.12.2008 arasında 3 aylık bir dönem olduğunu, şirketlerinin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile itirazın 21.920,99 TL asıl alacak ile 29.8.2013 tarihinden takip tarihi olan 28.11.2013 tarihine kadar geçen 89 gün için yıllık % 9 faiz hesabıyla işleyen 487,74 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 22.408,73 TL yönünden itirazın iptaline, fazlaya ilişkin itirazın iptali taleplerinin reddine, takibin asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle devamına, takibe konu asıl alacak olan 21.920,99 TL’nin % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalılarca temiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava asıl işveren davacı Rektörlüğün, davalı şirketler tarafından çalıştırılan işçinin açmış olduğu dava sonrasında ödemek zorunda kaldığı miktarın rücuen tahsili istemine ilişkindir. Davacı ile davalı şirketler arasında düzenlenen ihale sözleşmesinin eki niteliğindeki teknik şartnamenin 6. maddesinde, yüklenici tarafından istihdam edilen işçilerin iş ve sosyal güvenlik mevzuatından doğan tüm hak ve sorumluluklarının muhatabının doğrudan doğruya ve sadece yüklenici olduğu öngörülmüştür. Tarafların serbest iradeleri ile düzenlediği sözleşme hükümleri bağlayıcıdır. Davacının dava dışı işçiye ödediği kıdem tazminatından davalılar dava dışı işçiyi çalıştırdıkları dönem ile sınırlı olarak sorumludurlar. Mahkemece, davalıların işçiye ödenen kıdem tazminatından çalıştırdıkları dönemle sorumlu olduğu kabul edilerek sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme sonucu son işveren olmaları nedeniyle kıdem tazminatının tamamından sorumlu olduklarının kabulü ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalıların sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.