Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2015/17934 E. 2015/32859 K. 11.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/17934
KARAR NO : 2015/32859
KARAR TARİHİ : 11.11.2015

MAHKEMESİ : Aksaray 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 03/07/2014
NUMARASI : 2013/40-2014/829

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalıya teslim edilip faturaya bağlanan malların bedelinin ödenmemesi üzerine başlattığı takibe haksız şekilde itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece,davacı tarafça fatura karşılığı olan malların davalıya teslim edildiğine dair tanık dinletme talebinde bulunulmuş ise de hukuki işlemin miktarının H.M.K ” da düzenlenen tanık dinletme sınırının üzerinde olması nedeniyle davacı tarafın tanık dinletme talebinin kabul edilmediği, davacının davalıya yemin teklif etme yolunu seçmediğinden, davacının faturaya konu malları davalıya teslim edildiğini ispatlayamadığı gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı ile davalı aralarında faturaya dayalı mal alım satım ilişkisi olduğunu ve davalının teslim edilen malların bedelini ödemediğini ileri sürerek, alacağının tahsili için başlattığı icra takibine davalının yaptığı haksız itirazın iptali istemi ile eldeki davayı açmıştır. Davalı, davacının babası olduğunu, davacıdan mal almadığını, tanık dinletilmesine onay vermediğini ileri sürerek davanın reddini dilemiştir. Uyuşmazlığın çözümünde öncelikle, ispat hukuku yönünden geçerli kuralların neler olduğu ve bu kuralların somut olayda tarafların baba-oğul olmaları nedeniyle, ne şekilde uygulanması gerektiği irdelenmelidir; Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun (HUMK) 288. (Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 200.) maddesinde, miktar ve değeri belli bir miktarın (HUMK’da 400,00 TL’nin, HMK’da 2.500,00 TL’nin) üzerinde olan hukuki işlemlerin senetle ispat edilmesi gerektiği, aynı kanunun 290. (Hukuk Muhakemeleri Kanununun 201.) maddesinde de, senede bağlı herçeşit iddiaya karşı ileri sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte bulunan hukuki işlemlerin tanıkla ispat edilemeyeceği hüküm altına alınmış, yine aynı kanunun 293.(Hukuk Muhakemeleri Kanununun 203.) maddesinde de, senetle ispat zorunluluğunun istisnaları belirtilmiştir. Bu istisnalardan biri de, 1.derece kan hısımları arasındaki hukuki işlemlerdir.
Somut olaya bakıldığında; baba-oğul olan taraflar arasında mal alım satımı ile ilgili ticari ilişki olduğu, davacı tarafından davalıya faturalara konu malların teslim edilmesine rağmen davalının bedelini ödemediği iddiası mevcuttur. Sonuç olarak dava, değer itibariyle senetle ispat sınırında kalmakla birlikte, taraflar arasında, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 293.(Hukuk Muhakemeleri Kanununun 203.) maddesinde öngörülen, senetle ispat kuralının istisnaları arasında sayılan hısımlık mevcut olup, bu durumda davanın tanıkla ispatı olanaklı olduğundan, mahkemece tanık beyanları da dikkate alınmalıdır. Mahkeme gerekçesinde her ne kadar davacı tarafça fatura karşılığı malların davalıya teslim edildiğine dair tanık dinletme talebinin kabul edilmediği belirtilmiş ise de, davacı ile davalı baba oğul olup, uyuşmazlık hukuki işlemden kaynaklanmış olsa dahi H.M.K 293 gereği tanık dinlenebilir. Mahkemece dinlenen davacı tanığı R.. D.. “davacı ile aynı yerde 10 yıldan bu yana birlikte çalıştıklarını, PVC ve aksesuar üzerine dükkan işlettiklerini, davalının da aynı işle meşgul olduğunu, davalıya farklı tarihlerde işyerinden bir takım mallar götürdüklerini, bu malların gütürüldüğü tarihlerde davalının yanında çalıştığını, davacının aracı ile bu malları davalının işyerine götürüp bıraktığını, mal teslimi yapıldığını ifade etmiştir. Davacı tanığının beyanı mahkemece yeterli bulunursa sonucuna göre, yeterli bulunmazsa yeniden mahkemece çağrılarak dinlenmesi gerekir. Mahkemece eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıkalaııan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 11/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.