Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2015/13367 E. 2015/31866 K. 04.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/13367
KARAR NO : 2015/31866
KARAR TARİHİ : 04.11.2015

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 30. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 09/07/2014
NUMARASI : 2014/251-2014/277

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalının engelli yakını için evde bakım ücreti talebinde bulunduğunu, 27.02.2009 tarihinde davalıya bakım ücretinin ödenmesinin uygun bulunduğunu, ilgili yönetmelik uyarınca yapılan kontrolde, davalının yakınının ağır özürlü olmadığının sağlık kurulu raporunda yapılan incelemede anlaşıldığını, davalının 1.08.2011-1.12.2011 tarihleri arasında evde bakım hizmetinden haksız yere yararlanarak kamu zararına sebebiyet verdiğini ileri sürerek davalıya haksız ödenen 2.396,84 TL’nin ödeme tarihlerinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, dava dilekçesinin görev yönünden reddine, mahkemenin görevsizliğine, görevli mahkemenin İstanbul Anadolu Tüketici Mahkemesi olduğuna karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
Somuş olayda, davacı, bakıma muhtaç ve engellilere bakım ücreti ödenmesi ile ilgili davalı ile yaptıkları sözleşme uyarınca davalıya usulsüz olarak yapılan yardımın iadesi istemi ile eldeki alacak davasını açmıştır.
4822 sayılı kanun ile değişik; 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 23. maddesinin 1. fıkrasında “Bu kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılacağı” belirtilmiştir. Temyize konu iş bu dava, taraflar arasında düzenlenen sözleşme uyarınca davalıya haksız olarak ödenen bedelin iadesi istemidir. Bu nedenle 4822 sayılı kanun ile değişik, 4077 sayılı kanundan kaynaklanan bir uyuşmazlık yoktur. Dava Borçlar Kanununun Genel Hükümlerine göre açılmış davalıya haksız ödenen paranın tahsili isteğine ilişkindir. Öyle ise mahkemece işin esası incelenerek ve ortaya çıkacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmiş olması bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, 04/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.