Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2015/10919 E. 2015/20858 K. 18.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/10919
KARAR NO : 2015/20858
KARAR TARİHİ : 18.06.2015

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, Kredi ve Yurtlar Kurumundan öğrenim kredisi aldığını, bu kredinin dayanağı olarak davalı kurum ile sözleşme imzalandığını, geri ödeme borcunun taksitlendirildiğini, borcu vadesinde ödeyemediğini, ancak aradan geçen süre içinde davalı kurum tarafından hiçbir işlem yapılmadığını, Yamanlar Vergi Dairesi tarafından 10/04/2013 tarihli ödeme emri düzenlendiğini, ödeme emrinde 1.067,34 TL anapara ve 1.746,58 TL gecikme zammı olmak üzere toplam 2.813,92 TL borç olduğunun ve borcun dayanağı olarak öğrenim kredisi borcu olduğunun gösterildiğini, 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil edilmesi gereken bir borç olduğunu, 31/12/2004 tarihindeki ilk taksiti ödemediğinden 1 senelik borcun muaccel hale geldiğini, 31/03/2005 tarihindeki ikinci ödemediğinde ise borcun tamamı olan 1.067,34 TL nin muaccel hale geldiğini, tüm borcun muaccel hale geldiğini ve tahakkuk ettiği tarihin 31/03/2005 olduğunu, bu nedenle zamanaşımının 01/01/2006 tarihinden itibaren işlemeye başlaması gerektiğini, 01/01/2011 tarihinde ise zamanaşımının dolduğunu, bu borcun tamamının tahsilinin zamanaşımına uğradığını, davanın kabulüne karar verilerek ödeme emrine dayanak borçların tahsil zamanaşımı süresinin dolması sebebiyle davalı kuruma borçlu olmadığının tespiti ile ödeme emrinde belirtilen borcun ferileriyle birlikte iptaline karar verilmesi istemiştir.
Davalı idari yargının görevli olduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece dava dilekçesinin yargı yolu nedeniyle reddine, karar verilmiş ve hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında düzenlenen sözleşme özel hukuk hükümlerine tabi sözleşmedir. Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu ve davacı tarafça öğrenim kredisi konusunda sözleşme düzenlendiği hususu ihtilafsızdır. Hemen belirtmek gerekir ki, sözleşmenin imzalanması ile birlikte taraflar arasındaki ilişki özel hukuk alanında sonuçlar doğurmaya başlamıştır. Davalı Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumunun kamu kurumu olmasının işin esasına etkisi yoktur. Bu itibarla sözleşmenin kurulmasından sonraki tüm aşamalar ve ihtilaflar özel hukuk alanını ilgilendirmekte olup, dolayısıyla uyuşmazlıkların çözümünde de görevli mahkeme adli yargı mahkemeleridir. Mahkemece işin esasına girilip taraf delilleri toplanarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde idari yargının görevli olduğu gerekçesiyle görev yönünden dava dilekçesinin reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin alınan 25,20 TL harcın istek halinde iadesine, 18/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.