Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/904 E. 2014/15536 K. 15.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/904
KARAR NO : 2014/15536
KARAR TARİHİ : 15.05.2014

MAHKEMESİ : İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 30/09/2013
NUMARASI : 2012/354-2013/414

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalı kulüp ile 12.8.2011 tarihinde profesyonel futbolcu sözleşmesi akdedildiğini, sözleşme uyarınca maç başı ve garanti para ücretlerinden ödenmeyen bakiye 113.842 TL. ücretinin tahsiline karar verilmesini dilemiştir.
Davalı, kesin hüküm bulunduğunu ve dosyanın uyuşmazlık çözüm kuruluna gönderilmesi gerektiğini savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, kesin hüküm bulunduğundan dava şartı noksanlığı nedeni ile usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın futbolcu olan davacının ücret alacağından kaynaklandığı anlaşılmaktadır. davacı aynı nedenle 27.7.2012 tarihinde dava açmış ve mahkemece uyuşmazlık çözüm kurulunun görevli olduğu gerekçesi usulden davanın reddine karar verildiği ve temyiz edilmeden kesinleştiği anlaşılmaktadır.
5894 sayılı Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunla uyuşmazlıkların çözüm yeri olarak İlk Derece Hukuk Kurulları (ki bunlar arasında uyuşmazlık Çözüm Kurulu da yer almaktadır) ile bunların üstünde olmak üzere Tahkim Kurulu gösterilmişse de, bu kurulların görevine girecek uyuşmazlıkların nelerden ibaret olduğu konusunda açık
2014/904-15536
bir düzenleme getirilmemiş, bu düzenleme TFF ana statüsüne bırakılmıştır. Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’nun görev ve yetkileri Futbol Federasyonunun ana statüsünde belirlenmiştir.
TFF ana statüsünde TFF Genel Kurulu’nca yapılan değişiklik 21.7.2011 tarih ve 280001 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
Ana Statünün 21.7.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanıp yürürlüğe giren değişik 56.maddesinde, 1. Kulüpler, futbolcular teknik direktörler, antrenörler, futbolcu temsilcileri , sağlık personelleri ve müsabaka organizatörleri aralarındaki futbolla ilgili her türlü sözleşmeden doğan ihtilafların çözümü için uyuşmazlık çözüm kurulunun yetkisini kabul edip etmemekte serbesttirler. Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’nun yetkili olabilmesi için tarafların ihtilafın ortaya çıkmasından sonra kurulun yetkisini yazılı olarak kabul etmeleri şarttır. Bununla birlikte sportif cezalarla, yetiştirme tazminatına ilişkin ihtilaflar münhasıran uyuşmazlık Çözüm Kurulu önünde çözülür.Bu kararlara karşı ancak Tahkim Kurulu’na itiraz edilebilir” şeklinde düzenleme getirilmiştir. Bu düzenleme ile, Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’nun mecburi tahkim ve ihtiyari tahkim şeklinde iki ayrı görevi bulunduğu, sadece sportif cezalarla yetiştirme tazminatlarına ilişkin uyuşmazlıkların mecburi hakem olarak Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’nda görülebileceği, diğer uyuşmazlıkların ise genel hükümlere ve 1. madde uyarınca tarafların anlaşmalarına bağlı olduğu ve uyuşmazlığın doğmasından sonra yazılı olarak kabul etmeleri halinde Uyuşmazlık Çözüm Kurulunun ihtiyari tahkim sıfatıyla bakıp sonuçlandırabileceği ve bu kararlara karşı Genel Hükümler uyarınca yargı yoluna başvurulabileceği anlaşılmaktadır.
Yine geçici 1. madde uyarınca da, Uyuşmazlık Çözüm Kurulu’nca henüz karar bağlanmamış ihtilaflarda taraflara uyuşmazlık Çözüm Kurulu’nun ihtiyari yetkisini kabul edip etmediklerini 10 günlük kesin süre içerisinde bildirmeleri, tarafların kurulun yetkisini yazılı olarak kabul etmeleri halinde, dosyanın yeni teşekkül ettirilecek hakem heyeti tarafından karara bağlanacağı, söz konusu süre içerisinde taraflarca kurulun yetkisinin yazılı olarak kabul edilmemesi halinde taraflara hakları da hatırlatılmak suretiyle dosyalarının ve harçlarının iade edileceği kararlaştırılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta, henüz ihtilaf doğmadan önce statü değişikliği yürürlüğe girdiğine göre artık statü uyarınca tarafların yazılı olarak Uyuşmazlık Çözüm Kurulunun görevini benimsemesi gerekir. Bu hususta tarafların herhangi bir beyanı bulunmamaktadır. Kaldı ki, Uyuşmazlık Çözüm Kurulu bu tür uyuşmazlıklarda ihtiyari tahkim olup, mecburi tahkime ilişkin hükümler uygulanmaz. Görev hususu kamu düzenine ilişkin olduğu için kazanılmış hak da söz konusu olamaz. Kesinleşen davanın statü değişikliğinden sonra açıldığı ve Görev hususu kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece her aşamada re’sen nazara alınması gerektiği gözetilerek mahkemece eldeki davanın esasına girilerek sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Hatalı değerlendirmelerle yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ, Yukarıda açıklanan nedenlerle, temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin alınan 24,30 TL harcın istek halinde iadesine, 15.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.