Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/7269 E. 2014/21484 K. 26.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/7269
KARAR NO : 2014/21484
KARAR TARİHİ : 26.06.2014

MAHKEMESİ : Antalya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 10/10/2013
NUMARASI : 2012/765-2013/558

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR
Davacı, davalı ile aralarında gayrimenkul satış cayma tazminatı protokolü bulunduğunu, tellallık hizmetini yerine getirdiğini, davalının haksız yere sözleşmeden döndüğünü, sözleşmeye göre her iki taraf ücretinin ödenmesi gerektiğini ileri sürerek 17,346 TL’nin faiziyle tahsilini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile; 14.700,00 TL’nin davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava, tellallık sözleşmesinden doğan cezai şartın tahsili isteğine ilişkindir. Davacı, sözleşme gereğince davalının satışı engellemesi nedeniyle satış bedelinin %6 + KDV’si olan 17.346,00 TL alacağın tahsilini istemiş, mahkemece davanın kısmen kabulüne, 14.700,00 TL’nin tahsiline karar verilmiştir. Taraflar arasında düzenlenen sözleşmedeki vazgeçen tarafın alıcı ve satıcının toplam komisyonu olan % 6 miktarının içinde bulunan % 3 satıcı komisyonu cezai şart niteliğindedir. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun 182.maddesi hükmünce hakim fahiş gördüğü cezaları tenkis ile mükelleftir. Bu hükmü hakimin resen gözetmesi gerekir. Ceza koşulunun fahiş olup olmadığı tarafların ekonomik durumu, özel olarak borçlunun ödeme kabiliyeti ile beraber borcunu yerine getirmemiş olması nedeniyle sağladığı menfaat, borçlunun kusur derecesi ve borca aykırı davranışının ağırlığı ölçü olarak alınarak tayin edilmeli ve hüküm altına alınacak ceza miktarı hak, adalet ve nesafet kurallarına uygun olarak tespit edilmelidir. Mahkemece bu yönler gözetilmeden yazılı şekilde cezai şartın tamamı üzerinden hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle davalının ikinci bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent gereğince kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 251,05 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.6.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.