Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/6716 E. 2014/6176 K. 06.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6716
KARAR NO : 2014/6176
KARAR TARİHİ : 06.03.2014

MAHKEMESİ : Küçükçekmece 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 24/09/2013
NUMARASI : 2005/321-2013/465

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR
Davacı, geçirdiği trafik kazası sonunda tedavi için davalı şirkete ait hastaneye müracaat ettiğini ve davalı doktor tarafından tedavi edildiğini, ancak kalçasındaki kırık olayının tesbit edilememesi ve yanlış teşhis-tedavi sonucu zarar gördüğünü ileri sürerek, 6000 TL maddi, 2500 TL manevi tazminatın tahsilini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, davalı şirket tarafından temyiz edilmiştir.
4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet ; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Yine anılan yasanın 3/d maddesinde, “hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyet” olarak tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 Sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin bulunması gerekir. 4077 sayılı yasanın 23.maddesi bu kanunun aygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Somut olay değerlendirildiğinde taraflar arasındaki ilişki vekalet ilişkisi olup davacının Yasada tanımlanan şekilde tüketici olmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi değil, Genel mahkemeler görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. O halde mahkemece işin esasına girilerek hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın (1)nolu bentte gösterilen nedenle BOZULMASINA, peşin alınan 24.30 TL harcın istek halinde iadesine, 6.3.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.