Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/6591 E. 2014/22026 K. 30.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6591
KARAR NO : 2014/22026
KARAR TARİHİ : 30.06.2014

MAHKEMESİ : İzmir 9. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 06/09/2012
NUMARASI : 2008/170-2012/397

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı N.. A.. avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR
Davacı,dava dışı H. G. aracılığıyla tanıdığı davalılara 30.360 kg elma sattığını,elmaları davalıların bildirdiği Menderes ilçesindeki depoya teslim ettiğini,teslim sonrası davalılara ulaşamadığını ve bedelini alamadığını ileri sürerek 24.288 TL alacağının teslim tarihi olan 21.01.2008 tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı N. savunmasında;davacı ile elma satışına ilişkin bir anlaşma yapmadığını ve borcunun olmadığını savunmuştur.
Davalı H. savunmasında: davacıyı tanımadığını, kendisinin tanıdığı olan H. isimli kişi tarafından ihraç edilecek elma olduğunun söylenmesi üzerine kendisine gönderilen elmalarını karşıladığını, taşıma parasını da kendisinin ödediğini,elmalar çürük çıktığı için soğuk hava deposuna bıraktığını,davacıyı telefonla arayarak ürünü geri teslim almasını istediğini, taşıma bedeli ve depo parasını kendisi ödediği halde davacıdan alamadığını,davacıdan 2.100 TL alacağının olduğunu beyan etmiştir.
Mahkemece davanın kabulü ile, 24.288 TL maddi tazminatın 21.02.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmiş,hüküm davalı N.. A.. tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalılara satmış olduğu Elma bedellerinin ödenmediğini ileri sürerek, alacağının tahsili isteminde bulunmuş, davalı Necdet ise davacıdan Elma satın almadığını savunarak, akdi ilişkiyi inkar etmiştir. Medeni Kanunun 6. maddesi gereğince, herkes iddiasını ispatla yükümlü olup, davacı da davalı Necdet’e elma sattığını yasal delillerle kanıtlamak zorundadır. Davacı satışa ilişkin yazılı bir belge sunamamış olup, satım ilişkisinin sözlü olarak kurulduğunu ileri sürmüştür. HUMK’nun 288.(HMK 200) maddesine göre müddeabihin miktarına göre somut olayda tanık dinlenemez. Davacı, davalı Necdet ile akti ilişkinin varlığını yazılı delille ispat edememiştir. Bu durumda davalı Necdet yönünden davacının iddiasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir. Ne varki, davacı delilleri arasında “sair deliller” denilmek suretiyle yemin deliline de dayandığı anlaşılmakla, davalı tarafa yemin teklif hakkı olduğu hatırlatılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davalı N.. A.. yararına BOZULMASINA, peşin alınan 361,00 TL harcın istek halinde davalı N.. A..’a iadesine, 30.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.