Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/6368 E. 2014/33130 K. 30.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6368
KARAR NO : 2014/33130
KARAR TARİHİ : 30.10.2014

MAHKEMESİ : Ankara 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 24/09/2013
NUMARASI : 2012/319-2013/530

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR

Davacı, davalı Serdal ile yapılan sözleşmeyle davalının avukatlığını üstlendiğini, davalının verdiği bilgilere göre işçi alacağının toplam 87.557 TL olarak hesapladıklarını, bu alacağın tahsili için 25.000 TL kısmı dava açarak bilirkişi raporuna göre ıslahla miktarı artırmak üzere dava açmak için anlaştıklarını, davanın açılmasından sonra davalının davadan feragat ettiğini, sözleşme gereğince tespit edilen işçi alacağının miktarının %25 ödenmesinin kararlaştırıldığını ileri sürerek, 21.889 TL.vekalet ücreti ile 835 TL. masraf alacağı toplam 22.724 TL.nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile Avukatlık Kanununun 165. Maddesine göre davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Serdal yapılan tebligata rağmen duruşmaya katılmamış ve cevap vermemiş, diğer davalılar da davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 4.192 TL. nin davalılardan müteselsilen tahsiline, 835,15 TL.masrafın davalı Serdal’dan tahsiline, dava tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı şirketler tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, vekalet ücreti alacağının tahsili istemine ilişkin olup, davacı avukatın, davalı Serdal’a vekaleten diğer davalılar aleyhine işçilik haklarından doğan alacağın tahsili amacıyla dava açtığı, bu davanın yapılan yargılaması sırasında davalı Serdal tarafından , davalı tarafla anlaştığını beyan ederek davadan feragat etmesi nedeniyle mahkemece davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Avukatlık Kanununun 165.maddesinde, “sulh ile sonuçlanan işlerde her iki taraf avukatlık ücretinin ödenmesi konusunda avukata karşı müteselsilen sorumludurlar.” hükmü mevcut olup, bu durumda kanundan doğan teselsül hallerinden biri söz konusu olduğundan, alacaklı alacağının tamamını, her iki taraftan da talep edebileceği gibi, dilerse sadece birinden de talep edebilir. Müvekkil ve müvekkille sulh anlaşması yapan hasmın müteselsilen sorumlu olacakları vekalet ücretinin, avukatla müvekkil arasında yazılı bir ücret sözleşmesinin bulunması ve sözleşmede sulh halinde ödenecek olan ücretin ayrıca kararlaştırılmış olması halinde, kararlaştırılan bu miktar üzerinden, avukat ile müvekkil arasında yazılı bir ücret sözleşmesi bulunmakla birlikte sulh halinde ödenecek olan ücretin ayrıca kararlaştırılmamış olduğu, ya da yazılı bir ücret sözleşmesinin bulunmadığı, veya yazılı sözleşme mevcut olmakla birlikte geçersiz olduğu hallerde ise, sulh olunan miktara göre belirlenmesi gerektiği kabul edilmelidir.
Taraflar arasında 17.3.2012 tarihli “Görüşme tutanağı ve ücret sözleşmesi” başlıklı vekalet ücret sözleşmesinin yapıldığı bu sözleşme ile davalı müvekkilin işçi alacağına konu toplam alacak miktarı yaklaşık 87.557 TL olarak belirlendikten sonra, bu alacakların tahsili için 25.000 TL müddeabih değeri üzerinden kısmi dava açılacağı, bilirkişi raporuna göre tavzih suretiyle tam tahsil davasına dönüştürüleceği, ücretin dava sonunda tahsil edilecek ferileri ile birlikte toplam alacağın % 25’i oranında olacağının kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır.
Bu itibarla somut olayda taraflar arasında 17.03.2012 tarihli ücret sözleşmesi bulunduğuna göre, Avukatlık Kanununun 165. maddesi gereğince, söz konusu davada tarafların sulh oldukları tazminat miktarı üzerinden belirlenecek olan vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesi gereklidir. Tarafların sulh oldukları miktar belli olmadığına göre, dava edilen ve harcının ödendiği 26.200 TL. üzerinden akdi vekalet ücretinin hesaplanması gerekir. Mahkemece yanlış değerlendirme ile dava değerinin yarısı üzerinden vekalet ücreti hesaplanması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre temyiz eden davalıların temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarda açıklanan 1. Bent gereğince , temyiz edilen kararın davacı yararına BOZULMASINA, 2.bent gereğince davalıların temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına
peşin alınan 343,40 TL harcın istek halinde davalılara, 24,30 TL’nin davacıya iadesine, 30.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.