Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/6070 E. 2014/11217 K. 11.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6070
KARAR NO : 2014/11217
KARAR TARİHİ : 11.04.2014

MAHKEMESİ : Gaziantep 5. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla)
TARİHİ : 26/11/2013
NUMARASI : 2013/176-2013/645

Taraflar arasındaki muarazanın meni davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı dava konusunuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR

Davacı vekili, davalı bankaya Avukatlık Kanunu ve Bilgi edinme hakkı kapsamında müvekkilinin davalı bankadan kullanmış olduğu kredi nedeniyle bankaya ödemiş olduğu dosya masrafı, kredi ekspertiz ücreti, erken ödeme cezası, ödeme planı değişikliği cezası ve ipotek fek ücreti ile sair masrafların nelerden ibaret olduğu, mahiyeti ve miktarının sorulduğunu, davalı bankanın her hangi bir cevap vermeyerek haklı ve yasal taleplerinin zımnen reddedildiğini ileri sürerek yaratılan muarazanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; Hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlık taraflar arasındaki konut kredisi sözleşmesi kapsamında tahsil edilen ana para ve faiz ödemeleri dışındaki bedellerin davacı tarafından bilgi edinme kanunu çerçevesinde davalıdan talep edilmesinden kaynaklanan muarazanın menine ilişkin olup mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hemen belirtmek gerekirki, açılmış bir davanın esasının incelenebilmesi bazı şartların tahakkukuna bağlı olup bunlara dava şartları denmektedir. Dava şartlarından bir kısmı olumlu ( varlığı mutlaka gerekli ), bir kısmı da olumsuz ( yokluğu mutlaka gerekli ) niteliktedir. Hakim, önünegelen bir davada, dava şartlarının mevcut olup olmadığını re’sen gözetecektir. Olumlu dava şartlarından biri de 6100 sayılı HMK m.114 1/h bendinde ifade edildiği üzere davacının o davayı açmakta hukuki yararının bulunmasıdır. Açılmasında davacısı yönünden hukuki yarar bulunmayan bir dava, dava şartının yokluğu nedeniyle reddedilmelidir. Hukuki yararın varlığı koşulunun mevcut olup olmadığı, her bir davada o davaya konu olayın somut özellikleri çerçevesinde hakim tarafından değerlendirilmelidir.
Kredi sözleşmesi hükümlerine göre sözleşme iki nüsha olarak tanzim edilmiş ve sözleşmenin bir nüshası, geri ödeme planının bir sureti ve kredi kullandırım dekontu ile ilgili belgeler davacıya teslim edilmiştir. Dolayısıyla davacının ne kadar kredi kullandığı, kendisine fiilen ne kadar ödeme yapıldığı, ne miktarda ödeme yapacağı ve kullanılan kredi tutarının ne kadarının masraf ve komisyon olarak tahsil edildiği davacıya verilen bu belgelerden açıkca anlaşılmaktadır.
Davacının sureti kendisinde bulunan belgeleri yeniden bankadan talep ederek muaraza yaratması hukuken korunamaz. Kaldı ki davacı tarafından haksız olarak yapıldığı iddia edilen kesintinin iadesi için miktar belirtmeksizin Tüketici Sorunları Hakem Heyetine harçsız olarak başvurulması mümkündür. Yapılan kesinti tutarına göre hakem heyetince verilen karar kesin veya Tüketici Mahkemesinde açılacak dava için kesin delil niteliği taşıyacaktır. Bir başka anlatımladavacı yanın amacı, kredi kullanımı esnasında haksız olarak yapıldığı ileri sürülen kesintinin iadesinin sağlanmasıdır. Bu amaçla başvurulacak hukuki mercilerce öncelikle bankaca yapılan kesinti tutarının belirleneceği göz önüne alındığında davacının istemininayrı bir dava şeklinde ileri sürülmesinde hukuki yararıda bulunmamaktadır. O halde mahkemece, davanın reddine karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup Bozma nedenidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 11.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.