Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/5964 E. 2014/20942 K. 24.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5964
KARAR NO : 2014/20942
KARAR TARİHİ : 24.06.2014

MAHKEMESİ : Ankara 22. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 24/10/2013
NUMARASI : 2012/345-2013/451

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalıdan 05.03.2012 tarihli sözleşme ile 17.875 TL karşılığında araç satın aldığını, aracı teslim aldıktan sonra aracın pert kaydının olduğunun ortaya çıktığını, davalının aracın ayıbını kendisinden gizleyerek sattığını ve aracı arızalar nedeniyle kullanamadığını ileri sürerek araç satış sözleşmesinin feshine, 17.875.00 TL maddi ve 5.000 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davacının aracı test merkezinde inceleterek ve beğenerek mevcut haliyle aldığını, davacının aracın kaza geçirmiş olduğunu bildiğini, aracın kazalı olması nedeniyle bedelinin çok altında satıldığını ve aracın gizli ayıplı olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı ile davalı arasında yapılan 05.03.2012 tarihli satış sözleşmesiyle araç 17.875.00 TL satış bedeli karşılığında davacıya satılmış ve aynı tarihte teslim edilmiştir. Davacı, satın aldığı aracın pert olduğu ve araçtaki ayıbın kendisinden gizlendiğini iddiasıyla eldeki davayı açarak maddi ve manevi tazminat talep etmiş, davalı ise davacının aracı piyasa değerinin altında bir fiyata aldığını, aracı inceletip mevcut haliyle ayıbı bilerek aldığını savunarak davanı reddini dilemiştir. Mahkemece, davacının aracı test merkezinde inceleterek mevcut haliyle kazalı olduğunu bilerek piyasa rayiçlerinden daha ucuza aldığı ve her iki bilirkişi raporunda açıklandığı üzere aracın gizli ayıplı olduğu iddiasının kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dava konusu araç için 13.04.2011 tarihinde pert işleminin yapılmış olduğu ve aracın 05.03.2012 tarihinde davacıya satıldığı anlaşılmaktadır. Davacı satış sırasında araç üzerinde new computest merkezinde gerekli muayeneyi yaptırarak ve aracın kazalı ve boyalı olduğunu bilerek satın almış fakat aracın pert olduğu davalı tarafından davacıya bildirilmemiştir. Dava konusu araçta bulunan ayıp davacıdan gizlenmiştir. Davacı, davalıdan satın aldığı aracın daha önceden kaza yapmış pert araçlardan olduğunu, yani ayıplı olduğunu sigorta kasko şirketine başvurduğunda öğrenmiştir. Borçlar Kanununun 198. maddesi hükmüne göre, alıcı satın aldığı malı örf ve adete göre imkan bulur bulmaz muayene etmekle yükümlü olup, bir ayıp gördüğünde zaman bunu derhal satıcıya ihbar etmesi lazımdır. Bunu ihmal ederse satılanı kabul etmiş sayılır. Adi bir muayene ile meydana çıkarılamayacak bir ayıp sonradan çıkarsa bunu da derhal satıcıya haber vermelidir. Aksi takdirde satılanı bu ayıplı hali ile kabul etmiş sayılır. Davacı öğrendiği gizli ayıbı 03.05.2012 tarihli noterden düzenlenen ihtarname ile davalıya bildirmiştir. Davacı gizli ayıp nedeniyle derhal satıcılara ihbarda bulunmakla satılanı, yukarıda açıklanan kanun hükmü gereğince ayıplı haliyle kabul etmemiştir.
Mahkemece, aracın piyasa değerinden düşük satın alınması nedeniyle davacının ayıbı bildiğine kanaat getirilmiş ise de aracın piyasa değerinden düşük satın alınması davacının ayıbı bildiğine karine teşkil etmez. Dava konusu araçta bulanan ayıbın davacıdan gizlendiği anlaşılmaktadır. Ayıbın gizlenmediğinin ispat yükü davalıda olup davalı üzerine düşen ispat yükünü yerine getirememiştir. Hal böyle olunca; mahkemece, açıklanan hususlar göz önünde tutularak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, aksi düşüncelerle yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ:Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte açıklanan nedenle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 24,30 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.