Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/5332 E. 2014/34757 K. 06.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5332
KARAR NO : 2014/34757
KARAR TARİHİ : 06.11.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 15. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 03/04/2013
NUMARASI : 2009/244-2013/125

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalılarla bir süre önce tanışıp yakınlık kurduğunu, yaşlı ve yalnız olması nedeniyle davalılarla ölünceye kadar bakma akdi yaparak bir kısım taşınmazlar verdiğini, bilahare, davalılardan Bülent’i evlat edindiğini sanırken diğer davalıyı da evlat edindiğini öğrendiğini, davalı Bülent’e verdiği vekaletname ile banka hesaplarından para çekildiğini, davalıların zaten kendisine bakmadıklarını,malını ve parasını almak için yakınlık kurduklarını anladığını, tüm bunları yaparken sadece sağlık ocağından rapor alındığını bildirerek hesabından çekilen paralardan şimdilik 70.000 TL nin davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş,hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle ,davalı Bülent’in vekaletname ile çekilen para olan 26.568 TL nin davacıya iade edildiği savunmasını ispat için davalının davacıya teklif ettiği yeminin davacı vekili tarafından davalı tarafa iadesi sonucu davalı tarafından, paranın davacıya teslim edildiğine ilişkin yemin edilmesi karşısında, bu kısım talep hakkında davalının savunmasını ispat etmiş sayılacağından, bu yöne ilişkin olarak delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dosyanın incelenmesinde; Davacının, bekar ve çocuksuz, yaşlı bir insan olduğu, davalılarla bir süre önce tanışarak, 12.5.2008 tarihinde noterde ölünceye kadar bakma sözleşmesi düzenlenerek bir kısım mallarını devrettiği, Kartal 1.Aile Mahkemesinin 2008/464-496 esas ve karar sayılı ilamı ile davalıları evlat edindiği, davalılardan Bülent’e 13.10.2008 tarihinde verdiği vekaletname ile banka hesaplarından para çekme yetkisi tanıdığı, davalı Bülent’in bu vekaletname ile muhtelif tarihlerde para çektiği, davacının davalıları kötüniyetli olarak görmesi nedeniyle evlatlık aktinin bozulması için dava açtığı ancak koşulları oluşmadığı, isterse mirastan iskat sebeplerine dayanabileceği gerekçesi ile davanın reddedildiği ve kararın kesinleştiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır.Davacı, davalıların, kendisini bankaya götürerek para çektirdiğini ancak sonra davalıların bu parayı aldıkları, vekaletname dışında, davacı işlemi gibi gözüken para çekme işlemleri sonucu da mağdur edildiğini bildirerek, bu mitarlarında tahsili için eldeki davayı açmıştır.Davalılar, vekaletname dışındaki paraların davacının bizzat çektiği paralar olması nedeniyle bir sorumluluklarının bulunmadığını savunmuşlardır.Mahkemece, davacının tüm bu işlemleri yaparken akli dengesinin yerinde olduğu, evlatlık işleminin iptali davasının reddolunarak kesinleştiği, vekaletin kötüye kullanılarak bankalardan çekilen paraların iade edilmediği yönündeki davacı iddiasının ispat edilemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.Nevarki taraflar arasında evlat edinen ve evlatlık ilişkisi mevcut olup, dava konusu alacağın miktarına bakılmaksızın tanık delili ile ispat imkanı mevcuttur.(HMUK.293,HMK 203.madde)Davacı taraf tanık listesini dosyaya ibraz ettiği halde, mahkemece davacının tanıkları dinlenmeksizin eksik araştırma ile hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ:Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle davacının sair temyiz taleplerinin reddine,2.bentte açıklanan nedenle kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 24,30 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.