Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/48680 E. 2016/953 K. 20.01.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/48680
KARAR NO : 2016/953
KARAR TARİHİ : 20.01.2016

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki muarazanın önlenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatınca duruşmasız, davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat … geldi. Karşı taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR
Davacı, eczacı olarak davalı kurum ile ilaç teminine ilişkin protokol yapıldığını, bu protokol kapsamında davalı kurum sigortalıs… isimli kişinin reçetesinde yazılı … 50 mg formunun verilmesi nedeniyle sözleşmenin 5.3.4. maddesine göre 44001,90 TL para cezası verildiğini, hastanın yaşı ve kilosuna uygun olarak bu ilacı verdiğini, değişik ilaç verilmesi nedeniyle kurumun bir zararı olmadığını ve yeterli araştırma yapılmadan işlem yapıldığını ileri sürerek; dava konusu cezai işlemin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davacı eczacının protokolün 5.3.4 maddesine aykırı olarak hareket etmesi nedeniyle işlemin yerinde olduğunu, eczacının görev ve sorumluluğunda bulunmayan şekilde reçeteyi yorumlayarak sözleşmenin ilgili hükmünün ihlal edildiğini savunarak, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davalı bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğine ve mahkemece de,davanın reddine karar verildiğine göre, reddedilen tutar üzerinden, davalı lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince, 5140,11 TL nisbi vekalet ücretinin takdiri gerekirken Davalı lehine maktu vekalet ücreti takdir edilmesi  usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK. 438/7 maddesi hükmü uyarınca mahkeme kararının aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
 SONUÇ : Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerden dolayı davacının tüm temyiz itirazlarının reddine, 2.bent gereğince temyiz olunan kararın hüküm başlıklı bölümünün3 nolu bendindeki “1500 TL “ibaresinin çıkarılarak yerine .5140,11TL nisbi”ibarelerinin yazılmasına, kararın düzeltilen bu şekliyle ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 4,00 TL. harcın davacıdan alınmasına, 20/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.