Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/45321 E. 2014/40606 K. 17.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/45321
KARAR NO : 2014/40606
KARAR TARİHİ : 17.12.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 7. Tüketici Mahkemesi
TARİHİ : 02/04/2014
NUMARASI : 2013/1068-2014/546

Taraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalının bankadan konut kredisi kullandığını, kullandığı kredi sırasında da davalıdan sözleşmede belirtildiği gibi dosya masrafı alındığını yapılan işlemin sözleşmeye uygun olmasına rağmen davalının Sultangazi Tüketici Hakem Heyetine başvurduğunu ve bu başvurunun kabul edilmesi üzerine de Gaziosmanpaşa 3. İcra Müdürlüğünün 2013/2308 Esas sayılı dosyası aleyhine icra takibinde bulunulduğunu ve icra tehdidi altında icra dosyasına 2.177.36.TL ödendiğini, haksız tahsil edilen bedelin ödeme tarihinden itibaren en yüksek faiz oranı ile birlikte davalıdan istirdadına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile toplam 2.177.36.TL’ nın, dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan alınıp davacıya verilmesine, taraflardan birinin 4077 sayılı yasa kapsamında kredi sözleşmesi masrafları konusunda hakem heyetine gitmekte yada yeniden dava açmakta ayrı ayrı muhtariyetine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı eldeki dava ile, davalının imzaladığı konut kredisi sözleşmesi gereğince davalıdan alınan masrafların davalı tarafından Tüketici Hakem Heyeti kararına istinaden ilamsız takip yapılarak haksız olarak geri aldığı belirtilerek ödenen paranın istirdadını talep etmiştir. Mahkemece, Tüketici Hakem Heyetinin 13.11.2012 tarihli kararı ile 1.925.00.TL’ nın haksız alındığından bahisle iadesine karar verildiği ancak tüketici davalının davacı bankadan 45.000.00.TL konut kredisini 06.04.2011 tarihinde kullandığı ve kendisinden 700.00.TL dosya masrafı, 200.00.TL ipotek bedeli tahsil edildiği, dosyadaki 31.03.2011 tarihli 525.00.TL bedelli ve 05.04.2011 tarihli 1.400.00.TL bedelli dekontların hesaba yatırılan paralara ilişkin olduğu, bu krediden dolayı ancak 900.00.TL masraf alındığı, sigorta bedellerinin dışında ayrıca 05.12.2005 tarihine ait 40.000.00.TL’ lık kredi için 368.00.TL dosya masrafı ve 360.00.TL ekspertiz masrafı alındığı, ancak davalı tüketicinin Hakem heyetinden 05.04.2011 tarihli kredi nedeni ile 525.00.TL talep ettiği, Hakem heyetinin alınan bedellere ait kalemleri tamamlamadan total olarak iadesine karar verdiği bedelin dosyadaki makbuzlarla uyumsuz olduğu buna göre tarafların 4077 sayılı Yasa kapsamında kredi sözleşmesi masrafları konusunda hakem heyetine gitmekte ya da yeniden dava açmakta muhtariyetleri ve davanın kabulü ile 2.177.36.TL nın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ise de; Hakim Usul Yasamıza göre önüne gelen uyuşmazlığı çözmekle yükümlüdür. Tarafları kendisinin çözmesi gereken bir hususta yeniden dava açmalarına zorlayacak şekilde karar verilemez. Mahkemece, davalının konut kredisi sözleşmesi gereğince kendisinden alınan masrafların haksız olduğundan bahisle ve Tüketici Hakem Heyeti kararına istinaden ilamsız takip talebinde bulunarak kesinleşen takibe göre tahsil ettiği paranın haksız olduğu yönündeki davacı talebi doğrultusunda, Dairemizin yerleşik içtihatlarında da vurgulandığı üzere, davacı banka tacir olup, yaptığı masrafları tüketiciden isteme hakkı bulunduğu anlaşılmakta ise de, somut uyuşmazlığın tüketici hukukundan kaynaklandığı da gözetildiğinde, bankanın ancak davaya konu kredinin verilmesi için zorunlu, makul ve belgeli dosya masraflarını tüketiciden isteyebileceği dikkate alınarak davalının çektiği konut kredisi nedeniyle davalıdan haksız olarak kesilen masraf kalemleri olup olmadığı varsa bu masrafların ne kadar olduğu belirlenerek hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken az yukarıda yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 17.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.