Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/41578 E. 2014/38107 K. 02.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/41578
KARAR NO : 2014/38107
KARAR TARİHİ : 02.12.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 23/01/2014
NUMARASI : 2013/234-2014/10

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın mahkemenin yetkisizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı kurum davalı ile aralarında 2009 yılında yapılan ilaç temini protokolüne aykırı davranışları olduğu gerekçesi ile 04.08.2011 tarihinde cezai şart tahakkuk ettirildiğini, ancak davalı tarafından ödeme yapılmadığını, bu nedenle 117.823,01 TL kurum zararı ile 925.277,45 TL cezai şartın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı yetkili mahkemenin İstanbul Mahkemeleri olduğunu bildirerek davanın yetki yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğu belirtilerek yetki yönünden davanın reddine karar verilmiş,hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında akdedilen sözleşme tarihi 2009 olup, sözleşme tarihi itibariyle henüz 6100 sayılı HMK yürürlüğe girmemiştir. Sözleşme HUMK hükümleri yürürlükteyken imzalandığına göre, yetki konusunun da bu çerçevede çözümlenmesi gerekmektedir. HUMK’un 9. maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkeme, davalının ikametgâhının bulunduğu yer mahkemesidir. Aynı kanunun 10. maddesinde sözleşmeden doğan davalar için, sözleşmenin ifa edildiği veya davalı ya da vekilinin dava tarihinde orada bulunması kaydıyla, sözleşmenin yapıldığı yer mahkemesinin de yetkili olduğu belirtilmiştir ki bu da özel yetkiye ilişkin bir düzenlemedir. Öte yandan yine aynı Kanunun 22. maddesinde tarafların yetki sözleşmesi yapmak suretiyle yetkili olmayan bir mahkemenin yetkisini kabul edebilecekleri de belirtilmiştir. Tarafların sözleşmede yetkili mahkemeyi karalaştırmış olmaları, genel ve özel yetkili bulunan mahkemelerin yetkilerini kaldırmaz. Dolayısıyla dava, davacının seçimine göre, genel veya özel yetkili mahkemede de açılabilir. (Bkz. HGK. 5.11.2003, 2003/13-640-627 sayılı kararı) Somut olayda dava, davacı kurum ile davalı arasında imzalanmış olan, ilaç temini sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, 2009 eczane protokolünün 8.2. maddesinde “taşra teşkilatı ile eczaneler arasında imzalanan sözleşmelerin uygulanmasından doğan uyuşmazlıklarda sözleşmeyi yapan taşra teşkilatının bulunduğu yer mahkemeleri yetkilidir” şeklinde düzenleme olduğu ve davalı ile davacı Süreyyapaşa Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi(Maltepe) arasında sözleşme imzalandığı, ayrıca cezai şarta konu eylemin, sahte olduğu iddia edilen belgelerin yine Süreyyapaşa Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezine ibraz edilmek suretiyle işlendiği, haksız fiilin işlendiği yer ve sözleşme ile yetkili kılınan yer mahkemesi olan İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesi davaya bakma yetkisine sahiptir. O halde mahkemece davanın yetkili mahkemede açıldığı gözetilerek işin esası incelenip, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde yetkisizlik kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 02.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.