Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/39561 E. 2015/33056 K. 12.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/39561
KARAR NO : 2015/33056
KARAR TARİHİ : 12.11.2015

MAHKEMESİ : Denizli 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 19/06/2014
NUMARASI : 2012/556-2014/245

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalının vekili olarak Denizli 3 İş Mahkemesinin 2009/431 Esas sayılı dosyasında görev yaptığını ve davanın aynı mahkemenin 2011/12 Karar sayılı ilamı ile davalı lehine sonuçlandığını, bu dava sırasında yapılan yargılama gideri, tanık, bilirkişi, tebligat ve diğer bütün masrafları vekil sıfatı ile yaptığını, yargılama sonucu alınan ilamın infazı için Denizli 5 icra müdürlüğünün 2011/3917 Esas sayılı takibini yaptığını, davalının bu dava ve icra dosyasından doğan ücreti vekalet alacağını vermediğini, kendisine bedelin ödenmesi ve istifasını içerir ihtarname göndermesine rağmen ödeme yapılmadığını, bunun tahsili için Denizli 5 icra müdürlüğünün 2012/4237 Esas sayılı takip dosyası ile davalı hakkında icra takibi yaptığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek davalının icra takibine vaki itirazının iptaline, takibin devamına ve % 20 inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, Davanın KISMEN KABULÜ İLE, davalının Denizli 5. İcra Müdürlüğünün 2012/4237 esas sayılı takip dosyasında talep edilen asıl alacağın 13.303,60 TL lik kısmına vaki itirazın iptali ile, takibin 13.303,60 TL si asıl alacak üzerinden devamına ve bu miktar asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda yasal faiz uygulanmasına, Davacının fazlaya ilişkin itirazın iptali talebinin reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, eldeki dava ile yaptığı masraf ve vekalet ücreti alacağının tahsilini istemiş, mahkemece kısmen kabul kararı verilmiştir. Avukatlık Kanununun 171/1 maddesinde düzenlenen “Avukat üzerine aldığı işi kanun hükümlerine göre ve yazılı sözleşme olmasa bile sonuna kadar takip eder.” ve “Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 2 nci maddesinde düzenlenen “… avukatlık ücreti, kesin hüküm elde edilinceye kadar olan dava, iş ve işlemler ÜCRETİ KARŞILIĞIDIR.” Hükümleri gereğince avukat, aksine sözleşme yoksa, işi sonuna kadar takip edip sonuçlandırmadan ücretini talep edemez. (Bkz. Aynı doğrultuda Bkz. HGK. 23.03.1983 4/562-156; HGK. 03.07.1987 3/92-599; 13. HD. 2005/15433 E.2008/3694 K.; 13. HD. 2008/6280 E. 2008/11580) Ancak haksız azil halinde olduğu gibi, avukatın haklı olarak vekillikten istifa etmesi halinde de, işe devam etme olanağı mevcut olmadığından, avukat, haklı istifa tarihi itibariyle muaccel olan vekalet ücreti alacağının ödetilmesini talep edebilir.
Borçlar Kanununun 396/1 inci maddesine göre vekillikten istifa her zaman mümkün olup, bu istifa vekalet ilişkisini ileriye doğru sona erdiren bozucu ve yenilik doğuran bir işlemdir. Vekilin istifa hakkını her zaman kullanması da mümkündür. Ancak istifa haklı değil ve müvekkil de bu nedenle zarara uğramışsa, vekil bu zarardan sorumludur. Avukatlık Kanununda ise haksız istifa halinde, vekil yönünden Borçlar Kanunundaki aynı konuya ilişkin açıklanan bu düzenlemelere göre daha ağır bir sorumluluk esası getirilmiştir. Gerçekten de, Avukatlık Kanununun 174/1 maddesinde, “üzerine aldığı işi haklı bir sebep olmaksızın takipten vazgeçen avukat ücret talebinde bulunamaz.” Hükmü mevcut olup, bu hükümle, vekaletten haklı bir neden olmadan istifa eden avukatın, Borçlar Kanunundaki vekalet akdine ilişkin genel düzenlemelerden farklı olarak, herhangi bir zarar şartı olmadan da müvekkile karşı sorumlu tutulduğu görülmektedir. Anılan düzenlemeye göre, haksız olarak işi bırakan, vekaletten istifa eden avukat, ücrete hak kazanamadığı gibi, aksine bir hüküm mevcut değilse aldığı peşin ücretleri, kullanmadığı masraf avanslarını da iş sahibine iade etmek zorundadır.
Bu açıklamalardan sonra dava konusu olaya bakılacak olursa; davacı vekalet ücreti ve yaptığı masrafların ödenmediği gerekçesi ile istifa etmiştir. Bu sebeple istifası haklı olup davacı, tahsil edilmese dahi karşı yan vekalet ücretine hak kazanmıştır. Hal böyle iken, mahkemece karşı yan vekalet ücreti yönünden de kabul kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Birinci bentde açıklanan nedenle sair temyiz itirazların reddine, ikinci bentde açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 227,20 TL harcın istek halinde iadesine, 12/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.