Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/37668 E. 2015/28599 K. 06.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/37668
KARAR NO : 2015/28599
KARAR TARİHİ : 06.10.2015

MAHKEMESİ : İstanbul 1. Tüketici Mahkemesi
TARİHİ : 28/02/2014
NUMARASI : 2012/685-2014/263

Taraflar arasındaki tüketicinin açtığı menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalılardan F.. Yapı A.Ş.’den 21.05.2010 tarihli sözleşme ile 65.000,00 TL bedelle taşınmaz satın aldığını, Ağustos 2011’de teslimi gereken konutun, davalının projeyi iptal ettiğini beyan etmesi üzerine teslim edilemediğini, bu proje için ödediği 65.000,00 TL’nin üstüne 10.000,00 TL daha ilave ederek toplam 75.000,00 TL’nin, aynı davalının F..-S.. adlı başka projesinden 155.000,00 TL bedelle satın aldığı taşınmaza ilişkin borcundan mahsup edilmek üzere virman sözleşmesine konu edildiğini, bununla birlikte borcun mahsup edilecekken edilmediğini, 155.000 TL’ye aldığı konut için iki adet bono yaptığını, bu bonolardan 55.000,00 TL tutarındaki bonoyu 30.06.2011 tarihinde ödediğini, 100.000,00 TL bedelli bononun ise tarafına iadesinin kararlaştırıldığını ancak iade edilmediğini, senedin davalılardan E.. T..’e ciro edildiğini ve bu kişi tarafından aleyhine icra takibi başlatıldığını, alamadığı bir dairenin karşılığında haciz tehdidi altında kaldığını ileri sürerek, davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalılardan F.. Yapı A.Ş. ve F.. İ.. vekili davanın reddini dilemiş, diğer davalı davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Davacı eldeki dava ile 65.000,00 TL’ye satın aldığı, Ağustos 2011’de teslim edileceği belirtilen taşınmazın, davalının projeyi iptal ettiğini beyan etmesi üzerine teslim edilmediğini, bunun üzerine 65.000,00 TL’nin üzerine 10.000,00 TL daha ilave ederek toplam 75.000,00 TL’nin, aynı davalının F..-S.. adlı başka bir projesinden 100.000 TL ve 55.000 TL olmak üzere iki bono düzenleyerek toplam 155.000,00 TL’ye satın aldığı taşınmaza ilişkin borcundan mahsup edilmek üzere virman sözleşmesine konu edildiğini, söz konusu taşınmaz için düzenlenen 55.000,00 TL değerindeki bonoyu ödediğini, bununla birlikte mahsup edilmesine karar verilen borcun mahsup edilmediğini, geriye kalan 100.000,00 TL değerindeki bononun ise kendisine iade edilmeyerek davalılardan E.. T..’e ciro edildiğini ve bu kişi tarafından aleyhine icra takibi başlatıldığını ileri sürerek, davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiş, davalı F.. Yapı A.Ş. ve F.. İ.. vekili davanın reddini dilemiş, diğer davalı E.. T.. ise davaya cevap vermemiştir. Mahkemece davacının satış sözleşmesini feshetmediği, feshini de talep etmediği, sözleşmenin taksitli satış sözleşmesi olmaması nedeni ile bononun emre yazılı olarak düzenlenmesinin iptal nedeni olmadığı, davacının sözleşmenin iptalini de talep etmemesi nedeni ile borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi talebinin uygun görülmediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de; davacıyla davalı arasında düzenlenmiş bulunan 17.05.2012 tarihli “Konut Tahsis Sözleşmesi Fesih Tutanağı” başlıklı belgenin sonuç kısmında “sözleşme gideri tenzil edilerek kalan 75.000 TL F.. S.. A.. Blok Bağımsız Bölüm No:1’e virman edilmiştir” ibaresi yazılıdır. Sözleşmenin bu hükmü taraflar ve mahkemeyi bağlar. Zira 26.03.2011 tarihli “Müşteri Rezervasyon Formu” başlıklı belgede İstanbul F..-S.. A.. Daire .. nolu bağımsız bölümün liste fiyatı 155.000,00 TL olarak gösterildiği gibi, bu miktarın 55.000,00 TL ve 100.000,00 TL olarak iki ayrı ödeme ile ödeneceği konusunda da taraflar arasında ihtilaf yoktur. Her ne kadar 17.05.2012 tarihli “Konut Tahsis Sözleşmesi Fesih Tutanağı” başlıklı belgede, davacının önceden ödediği 75.000,00 TL’nin, İstanbul F..-S.. A.. Daire 1 nolu taşınmazdan mahsup edileceği belirtilmiş ise de; virman edilen bu paranın mahsup edilmediği anlaşılmaktadır. Mahkemenin gerekli mahsubu yapmadan, davanın tümden reddine karar vermesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle temyiz eden davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 6.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.