Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/35997 E. 2014/33870 K. 03.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/35997
KARAR NO : 2014/33870
KARAR TARİHİ : 03.11.2014

MAHKEMESİ : Zonguldak 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 18/07/2014
NUMARASI : 2014/196-2014/619

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalı kurum ile aralarında 2009 yılı eczane protokolünün imzalandığını bu protokole aykırı işlem yapıldığı gerekçesi ile hakkında kurum tarafından 16.199,05 TL cezai işlem uygulandığını ve sözleşmenin feshedildiğini, uygulanan işlemin iptali için Zonguldak 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde açtıkları davada idarenin vermiş olduğu fesih işleminin iptaline karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini bunun üzerine ödenen 16.199,05 TL cezai şartın idaesi için yaptıkları başvurunun ise, cazai şartın idaesine yönelik bir karar olmadığı gerekçesi ile iadere tarafından reddedildiğini ileri sürerek 16.199,05 TL nin ödeme tarihinden avans faizi ile davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı, kesinleşen mahkeme kararında sözleşmenin feshine ilişkin işlemin iptal edildiğini ancak 16.199,05 TL tutarındaki cezai işlem hakkında bir karar tesis edilmediğini savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, kesinleşen mahkeme kararı dayanak gösterilerek yapılan iadeye ilişkin talebin kurum tarafından reddine dair işlemin, idari bir işlem olması nedeni ile görevli mercin İdare Mahkemeleri olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1.Davacı, taraflar arasında imzalanan protokol kapsamında uygulanan cezai şartın, protokole aykırı olduğunun kesinleşen mahkeme kararı ile tespit edilmesine karşın, iadeye ilişkin talebinin kurumca reddedildiğini ileri sürerek ödediği cezai şartın tahsili istemi ile eldeki davayı açmıştır. Davalı ise kesinleşen mahkeme kararında sözleşmenin feshine ilişkin işlemin iptal edildiğini ancak 16.199,05 TL tutarındaki cezai işlem hakkında bir karar tesis edilmediğini savunarak davanın reddini dilemiş ,mahkemece davaya bakmaya idari yargının görevli olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiştir.Taraflar arasında sözleşme düzenlendiği hususu ihtilafsız olup düzenlenen 2009 tarihli sözleşme özel hukuk hükümlerine tabi sözleşmedir. Hemen belirtmek gerekir ki, sözleşmenin imzalanması ile birlikte taraflar arasındaki ilişki özel hukuk alanında sonuçlar doğurmaya başlamıştır. Bu itibarla sözleşmenin imzalanmasından sonraki tüm aşamalar ve ihtilaflar özel hukuk alanını ilgilendirmekte olup, dolayısıyla uyuşmazlıkların çözümünde de görevli mahkeme adli yargı mahkemeleridir. Mahkemece işin esasına girilip taraf delilleri toplanarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde idari yargının görevli olduğu gerekçesiyle görev yönünden dava dilekçesinin reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2. Bozma sebebine göre davalının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına,
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, 2. bent gereğince davalının temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 03.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.