Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/35032 E. 2014/38532 K. 04.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/35032
KARAR NO : 2014/38532
KARAR TARİHİ : 04.12.2014

MAHKEMESİ : Sivas 3. Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)
TARİHİ : 26/02/2014
NUMARASI : 2013/298-2014/100

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalı bankadan kredi kullandığı ve bu krediyi yapılandırdığı sırada kendisinden haksız kesinti yapıldığını ileri sürerek 2.259,00 TL nin kesinti tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davanın kabulü ile, 2.259,00 TL masraf ile birlikte 966,30 TL işlemiş faizin davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle de delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının yerinde olmayan ve aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan bütün temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava tüketici kredisinden doğan alacak istemine ilişkindir. Davacı dava dilekçesinde alacağının kesinti tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsilini istemiş, mahkemece asıl alacak üzerinden kesinti ve dava tarihi arasında geçen süre için faiz hesaplatılmış ve asıl alacağın yanında dava değerinin içerisinde olmak üzere işlemiş faize de hükmedilmiştir. Borçlar Kanunu 117. Maddeye göre muaccel bir borcun borçlusu alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer. Davacının davalıyı davadan önce temerrüde düşürdüğü iddia ve ispat edilememiştir. Davacı alacağına dava tarihinden itibaren faiz uygulanması gerekir. Kaldı ki HUMK 74. maddesi ve 6100 sayılı Kanunun 26. maddesi hükmünce mahkeme taleple bağlı olup, talep dışına çıkarak karar veremez. Bunun dışında mahkemece kabul edilen asıl alacak kalemi içerisinde davacı tüketicinin de lehine olan 335,00 TL sigorta bedelinin de bulunduğu anlaşılmakta olup, yerleşmiş içtihatlara göre iadesinin mümkün olmadığının da değerlendirilmesi gerekmektedir. Mahkemece bu hususlar gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle, ikinci bent kapsamı dışanda kalan sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 4.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.