Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/34017 E. 2014/29435 K. 29.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/34017
KARAR NO : 2014/29435
KARAR TARİHİ : 29.09.2014

MAHKEMESİ : Bafra 2. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla)
TARİHİ : 15/05/2014
NUMARASI : 2014/83-2014/269

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı bankadan kullanmış olduğu konut kredisi nedeniyle yapılan haksız kesintilerden doğan alacağın tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davacı tarafından aynı icra takip dosyasına konu alacağa ilişkin olarak Bafra 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/72 esas sayılı dosyası ile açmış olduğu davanın halen derdest olduğunu ileri sürerek derdestlik itirazında bulunmuş ve davanın esasına ilişkin olarak davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece davanın daha önce kesin hükme bağlanmış olması nedeniyle dava şartı bulunmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalı banka ile yapılan konut kredisi sözleşmesi nedeniyle haksız kesilen bedellerin tahsili talepli olarak 30.01.2014 Tarihinde Bafra 1. İcra Müdürlüğünün 2014/650 esas sayılı icra takip dosyası kapsamında icra takibi yaptığı,davalı bankanın borca itirazı üzerine icra müdürlüğünce icra takibinin durdurulmasına karar verildiği,bunun üzerine davacı tarafından 13.02.2014 tarihinde Bafra 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/72 esas sayılı dosyasına konu itirazın iptali davası açıldığı,ayrıca aynı borca ve icra takibine ilişkin olarak 17.02.2014 tarihinde Bafra 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/659 esas sayılı eldeki davaya konu itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmaktadır.Eldeki davada dava dilekçesinin davalı tarafa tebliği üzerine davalı tarafından yasal cevap süresi içinde olmak üzere 07.03.2014 tarihinde derdestlik itirazında bulunulduğu,bunun üzerine davacının Bafra 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/72 esas sayılı dosyasına vermiş olduğu 07.03.2014 tarihli dilekçe ile aynı alacağa ilişkin iki davanın hata sonucu açıldığı belirtilerek 2014/72 esas sayılı dosyadan feragat edildiği bildirilmiştir.Bu dilekçedeki feragat beyanına dayalı olarak Bafra 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/72 esas sayılı dosyasında feragat nedeniyle 02.04.2014 tarihinde davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece, eldeki davada davacının aynı alacağa ilişkin Bafra 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/72 esas sayılı dosyasında açtığı davadan feragat ettiği,bu feragat kararı kesinleşmekle aynı alacağa konu davanın daha önce kesin hükme bağlanması nedeniyle dava şartı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Davacı,Bafra 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/72 esas sayılı dosyasına vermiş olduğu dilekçede aynı alacağa ilişkin hataen iki dava açıldığı belirtilerek eldeki davanın yürütülebilmesi için söz konusu davadan feragat ettiği anlaşılmakta olup,davacı tarafından ilgili dosyaya ibraz edilen feragat dilekçesinin hakkın özüne ilişkin bir feragat içermediği,eldeki davanın görülebilmesi için derdestlik halinin sona erdirilmesine yönelik bir işlem olduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca mahkemece Bafra 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/72 esas sayılı dosyasında verilen feragata dayalı davanın reddine ilişkin kararın hakkın özüne ilişkin bir feragat içermediği ve eldeki dava yönünden kesin hükme konu olamayacağı gözetilerek davanını esasına girilmek suretiyle sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirmeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 29.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.