Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/30728 E. 2014/28170 K. 22.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/30728
KARAR NO : 2014/28170
KARAR TARİHİ : 22.09.2014

MAHKEMESİ : Gaziantep 8. Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici MAhkemesi Sıfatıyla)
TARİHİ : 20/05/2014
NUMARASI : 2014/570-2014/418

Taraflar arasındaki muarazanın giderilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili;davalı bankaya sundukları dilekçe ile açılacak tüketici davasında kullanılmak üzere, davalı bankaya Avukatlık Kanunu ve Bilgi Edinme Hakkı kapsamında müvekkilinin davalı bankadan kullanmış olduğu kredi nedeniyle bankaya ödemiş olduğu dosya masrafı, kredi ekspertiz ücreti,erken ödeme cezası, ödeme plan değişikliği cezası ve ipotek fek ücreti ile sair masrafların nelerden ibaret olduğu, mahiyeti ve miktarının sorulduğunu, bankanın taleplerini reddettiğini, davalı bankanın, haklı bir gerekçe olmaksızın haklı taleplerini reddetmiş olsa da Avukatlık Kanunu gereğince bilgi edinme taleplerini davalı bankanın karşılamak mecburiyetinde olduğunu belirterek, dilekçede açıklanan diğer hususlar da nazara alınarak, muaraza’nın men’i ile hak ihlalinin ortadan kaldırılarak davalı bankanın taraflarına bilgi vermesinin sağlanmasını istemiş,davacı 19.05.2014 tarihli dilekçe ile davadan feragat etmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, duruşma açılmaksızın dosya üzerinden yapılan inceleme ile feragat nedeniyle davanın davanın reddine karar verilmiş; karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1.Savunma hakkı Anayasanın 36.maddesinde güvence altına alındığı gibi, karar tarihinde yürürlükte bulunan HMK.nun 27.maddesi hükmüne göre de, davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, başka bir anlatımla, davalıya savunma hakkını kullanma olanağı verilmeden hüküm kurulamaz. HMK.’nın 320/1.maddesinde “mahkeme mümkün olan hallerde tarafları duruşmaya davet etmeden dosya üzerinden karar vereceği” belirtilmişse de bunun ancak ön inceleme aşamasında ve “mümkün olan hallerde” olduğu belirtilmek suretiyle yasanın uygulama alanı dar bir çerçeve ile belirlenmiştir. HMK’nın 27.maddesinde belirtildiği üzere davanın taraflarının, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakları mevcut olup, bu hak çerçevesinde tarafların açıklama ve ispat hakkını kullanabilmeleri gerekmektedir. Hukuki dinlenilme hakkının usul hukukundaki bir diğer yansıması ise, HMK madde 297/ 1-c bendinde yer almış olup buna göre, mahkemelerin gerekçeli kararlarında, tarafların iddia ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi ile sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerin belirtilmesi gerektiği vurgulanmaktadır. Hal böyle olunca, tarafların hukuki dinlenilme hakkı bağlamında ilk derece mahkemesince duruşma yapılması kural olup, mahkemece tarafların iddia ve savunmalarının toplanarak duruşma açılması ve tarafların açıklamaları dinlenildikten sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken dosya üzerinde karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirir.
2.Bozma nedenine göre, davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle kararın davalı yararına BOZULMASINA, 2.bentte açıklanan nedenle davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 22.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.