Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/30427 E. 2015/30425 K. 20.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/30427
KARAR NO : 2015/30425
KARAR TARİHİ : 20.10.2015

MAHKEMESİ Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalıdan 29.11.2012 tarihli harici sözleşme ile davalıya ait taşınmazları satın aldığını, davalının sözleşmenin 4. maddesi gereğince taşınmazın belirlenen süresinde tahliye edilmediğini ileri sürerek, sözleşme ile belirlenen 30.000 USD cezai şartın ödenmemesi üzerine davalı aleyhine başlatılan icra takibine davalı tarafça haksız olarak itiraz edildiğini, takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, sözleşmenin anılan maddesinin davacı tarafından tadil edildiğini, bu nedenle geçerli olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Sözleşmede kararlaştırılan “aksi takdirde aylık olarak 10.000 USD tazminat ödemeyi kabul beyan ve taahhüt ederler.“ ifadesi niteliği itibariyle cezai şart mahiyetindedir. Davacının kararlaştırılan cezai şartı isteme hakkı doğmuştur. Ancak BK.nun 161/son maddesine göre hakim fahiş gördüğü cezai şartları tenkis ile mükelleftir. Bu hükmü hakimin resen gözetmesi gerekir. Cezai şartın fahiş olup olmadığı belirlenirken tarafların iktisadi durumları, özel olarak borçlunun ödeme kabiliyeti ile beraber borcunu yerine getirmemiş olması sebebiyle sağladığı menfaat, borçlunun kusur derecesi ve borca aykırı davranışın ağırlığı ölçü olarak alınmalıdır. Cezai şart bu suretle belirlenmeli ve hüküm altına alınacak ceza miktarı hak, adalet ve nefaset kurallarına uygun olarak tespit edilmelidir. Mahkemece, aksine düşüncelerle yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 20.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.