Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/30225 E. 2014/35893 K. 13.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/30225
KARAR NO : 2014/35893
KARAR TARİHİ : 13.11.2014

MAHKEMESİ : Giresun 2. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla)
TARİHİ : 04/12/2013
NUMARASI : 2013/178-2013/426

Taraflar arasındaki menfi tespit, istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalı banka ile dava dışı Zümrüt Keçe arasında imzalanmış olan Bireysel Kredi Sözleşmesine kefil sıfatı ile imza attığını, kredi borcunun gösterilen vadelerde borçlu tarafından ödenmemesi nedeni ile borçlu Z.. K.. ve kendisi aleyhine icra takibi başlatıldığını ve itiraz üzerine takibin durduğunu, davalı tarafından açılan itirazın iptali davasının “asıl borçlu hakkındaki takip işlemleri tamamlanmadan kefil hakkında takibe başlanılmasının 4822 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanuna aykırı olduğundan bahisle” reddedildiğini, ancak alacaklı tarafından icra takibine devam edilerek asıl borçlu Z.. K.. hakkında aciz belgesi alındığını, bunun üzerine alacaklı tarafından aciz vesikası da gerekçe gösterilerek davacı aleyhine icra takibi yapıldığını, bu takibe karşı yasal süresi içinde itiraz edilmediğinden takibin kesinleştiğini ve davacı aleyhine cebri icra işlemleri uygulanmaya başlandığını, bu bağlamda davacının bir kısım maaşlarının kesildiğini, asıl borçlu adına babadan miras yolu ile kalan taşınmazların olduğu ancak henüz intikalinin yapılmadığından tapuda asıl borçlu adına kayıtlı görünmeyen taşınmazların olduğu tespit edildiğinden, aciz belgesinin iptali davası açıldığını ve kabul edildiğini, bu nedenle asıl borçlu hakkındaki takibin henüz sonuçlanmadan kefil hakkında da cebri icra takibi başlatıldığını ileri sürerek, icra takibinden borçlu olmadığnın tespitine, takip nedeni ile davacının maaşından yapılan kesintilerin kesinti tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davacıya iadesine, takibinde haksız ve kötü niyetli olan davalının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile, Giresun 1. İcra Müdürlüğünün 2011/3719 esas sayılı takip dosyasında yapılan takibin iptaline, takip nedeni ile davacının maaşından kesilen paranın dava tarihi 12.04.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıya iadesine, İcra inkar tazminat talebinin reddine, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı, eldeki davada, sınırlandırmış olduğu talepleriyle, hakkında yapılan icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitine, maaşından yapılan kesintilerin iadesine ve davalının kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiş; ancak mahkeme takibin iptaline karar vererek, talepten fazlasına hükmetmiştir. HUMK 74.md (HMK 26.md) hükmünce hakim tarafların talepleriyle bağlı olup, talep dışına çıkarak karar veremez. Mahkemece anılan yasa hükmü gözardı edilerek, hüküm tesisi usûl ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan 295,00 TL harcın istek halinde iadesine, 13.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.