Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/2965 E. 2014/21347 K. 26.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2965
KARAR NO : 2014/21347
KARAR TARİHİ : 26.06.2014

MAHKEMESİ : Ankara 23. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 01/10/2013
NUMARASI : 2012/444-2013/496

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, sağ memesindeki şikayet nedeni ile davalı hastaneye müracaat ettiğini ve diğer davalı doktor tarafından 20.3.2012 tarihinde ameliyat edildiğini, ancak kötü huylu hücrelerin davalıların kusuru ile alınmadığının ortaya çıktığını ve bir başka hastanede 4.5.2012 tarihinde tekrar ameliyat olmak zorunda kaldığını geçen süre zarfında manevi yönden yıprandığını ileri sürerek, 25.000 TL. Manevi tazminatın faizi ile davalılardan müteselsilen ödetilmesini istemiştir.
Davalılar davanın reddini dilemiştir. Özel hastane davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 4.000 TL. Manevi tazminatın yasal faizi ile davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiş, hüküm; taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalıların tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, davalılara müracaatında, meme kanseri teşhisi konulduğunu ve ameliyat edildiğini ancak sol memedeki kötü huylu hücrelerin temizlenmediğini , davalıların kusuru nedeni ile ikinci kez ameliyat olmak zorunda kaldığını ve geçen süre zarfında manevi yönden yıprandığını ileri sürerek, manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkemece davalı doktorun hatalı işlemi sonucu davacının ikinci kez ameliyat olmak zorunda kaldığı ve üzüntü duyduğu kabul edilerek 4.000 TL. manevi tazminata karar verilmiştir.
Borçlar Yasası’nın 47. maddesi gereğince yargıcın, özel durumları göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Takdir edilecek bu tutar, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 gün ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel durum ve koşullar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden yargıç, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde nesnel (objektif) ölçülere göre uygun (isabetli) bir biçimde göstermelidir.
Dava konusu olayla ilgili dosyada bulunan Üniversite kurulu tarafından verilen 25.7.2013 tarihli raporda; ameliyat tekniği konusunda, uygulanması gereken işaretleme yönteminin sol memede mevcut olan kötü huylu tümöre uygulanmamasının bir eksiklik olduğunun kabul edilmesi ve ikince kez başka bir hastanede ameliyat olmak zorunda kaldığı hususları gözetildiğinde , mahkemece davacı için takdir edilen manevi tazminat miktarının yeterli olmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece somut olayın özelliklerine uygun, hak ve nesafet kuralları gözetilerek manevi tazminat takdir edilmemesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle davalıların tüm temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle kararın davacı yararına BOZULMASINA, 273,00 TL onama harcının .. Sağlık A.Ş.’den alınmasına, 24,30 TL peşin harcın davacıya iadesine, 26.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.