Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/29598 E. 2014/28268 K. 22.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/29598
KARAR NO : 2014/28268
KARAR TARİHİ : 22.09.2014

MAHKEMESİ : İzmir 2. Tüketici Mahkemesi
TARİHİ : 23/10/2013
NUMARASI : 2013/1027-2013/1021

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalının Menemen Asarlık Toplu Konut projesi kapsamında inşaa ettiği binalardaki daireyi davalıdan satın aldığını, sözleşmenin 3. Maddesinde teslim süresinin 16 ay olarak kararlaştırılmasına rağmen dairenin zamanında teslim edilmemesi nedeniyle davalının geç teslim edilen dönem için kira bedeli ödemesi gerektiğini ileri sürerek fazlası saklı kalmak üzere 1.200 TL’nin tahsilini istemiştir.
Davalı davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davacının konuta 13.7.2009 tarihinde dava dışı şahıstan devir aldığı konutun ise 16.4.2008 tarihinde dava dışı şahsa teslim edildiği ve bu nedenle davacının talepte bulunamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dışı T..A..ile davalı arasında 4.4.2006 tarihinde daire satımına ilişkin sözleşme imzalandığı, sözleşmenin 3. maddesinde konutun teslim tarihinin 16 ay olarak kararlaştırıldığı, konutun 16.4.2008 tarihinde dava dışı şahsa teslim edildiği ve davacının da 13.7.2009 tarihli devir sözleşmesi ile konutu dava dışı T.. A..’ten devir aldığı anlaşılmakta olup, bu hususlar tarafların ve mahkemenin de kabulündedir. Davada çözülmesi gereken husus davacının geç teslim nedeniyle talepte bulunup bulunamayacağı hususundadır. Davacı ile dava dışı T.. A.. arasında imzalanan ve dava dışı bankanın da onayladığı devir sözleşmesinde, devir protokolünün 4.4.2006 tarihli satış sözleşmesinin parçası olduğu, devir eden T.. A..in her türlü haklarını, borç ve yükümlülüklerini davacıya devir ettiği anlaşılmaktadır. Devir protokolü ile davacı devir edenin külli halefi olup, dava dışı kişinin sözleşme kapsamında sahip olduğu tüm hakları ve borçları da devir almış bulunmaktadır. Hal böyle olunca davacı, dairenin geç tesliminden kaynaklanan ve esasen dava dışı devir edenin ileri sürebileceği hakları ileri sürem hakkına sahiptir. Bu itibarla dairenin teslim edilmesi gereken tarih ile teslim edildiği tarihler arasındaki tazminatı davacı isteyebilir. Mahkemece değinilen bu yön gözetilerek davacının talep edebileceği miktar belirlenerek hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, 22.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.