Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/29586 E. 2014/32922 K. 27.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/29586
KARAR NO : 2014/32922
KARAR TARİHİ : 27.10.2014

MAHKEMESİ : Kayseri 1. Tüketici Mahkemesi
TARİHİ : 28/11/2013
NUMARASI : 2013/589-2013/2003

Taraflar arasındaki malın ayıplı olmasından kaynaklanan davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR
Davacı, 29.02.2012’de davalı… Otomotiv Serv. Ve Tic. Aş.’nden Volkswagen marka aracı 59.065,70 TL ya satın aldığını, aracı bir süre kullandıktan sonra bazı kontroller için bir arkadaşına götürdüğünde aracın sol ön çamurluğunun ve sol ön kapısının boyandığının tespit edildiğini, bunun üzerine aracı.. Otomotiv’in yetkili servisine götürdüğünde boya kalınlıklarının olması gereken sınırların çok üzerinde olduğunun tespit edildiğini, davalılara 15.04.2013’te ihtarname göndererek araç bedelinin iadesini talep ettiğini, ancak yanıt alamadığını ileri sürerek, aracın gizli ayıplı olduğunun tespitine, 59.065,71 TL satış bedeli ile tescil gideri ve zorunlu trafik sigortası olarak ödediği 352,07 TL dan toplam 59.417,78 TL nın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, bedel iadesinin yasal şartlarının oluşmadığını savunarak, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, 29.02.2012 tarihinde satın aldığı aracın sol ön çamurluğu ve sol ön kapısının boyalı olması nedeniyle ayıplı olduğunu iddia ederek satış bedelinin iadesi için eldeki davayı açmıştır. Davalılar aracın ayıplı olmadığını ve bedeli iadesi şartlarının oluşmadığını savunmuşlardır. Mahkemece, aracın sol ön kapı ve sol ön çamurluk kaporta boya kalınlığının, diğer kısımlardan farklı olmasının, ikinci el araç piyasasında davacının aracında kazalı/hasarlı olduğu intibaı uyandıracağı dikkate alındığında davacının seçimlik hakkının değiştirilmesini gerektirecek koşullar oluşduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Alınan bilirkişi kurulu raporunda dava konusu aracın sol ön kapı ve sol ön çamurluğunun standart fabrika boyama işleminden farklı bir süreç ile boyanmasının, aracın kazaya karıştığı intibasını uyandıracağı göz önüne alındığında ikinci el değerini 4.000,00 TL kadar bir miktar düşüreceği dava konusu aracın gizli ayıplı ayıplı mal olarak değerlendirilmesi gerektiği, ancak somut olayda, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hak ve menfaatler dengesini aşırı ölçüde bozacağından ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme seçeneklerinden birinin tercih edilebileceği tespit edilmiştir. Aracın sol ön kapı ve sol ön çamurluk kaporta boya kalınlıklarının diğer kısımlarınkinden oldukça farklı olması nedeniyle araç bu haliyle 22.10.2013 tarihli bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere gizli ayıplıdır ve davacı 0 km olarak aldığı araçta var olan ve kendisinin sebebiyet vermediği ayıba katlanmak durumunda değildir.. 4077 sayılı yasanın 4. maddesinin 2.fıkrasında, “ Tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı-üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir.” açıklandığı şekilde tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir. Ne var ki tüketici bu hakkını kullanırken objektif iyi niyet kuralları içerisinde hareket etmek zorundadır. Mahkemece, 22.10.2013 tarihli bilirkişi kurulu raporunda belirlenen değer kaybı miktarı dikkate alınarak, değer kaybının miktarı itibarıyla davacının seçimlik haklarından satış bedelinin iadesi talebinin iyi niyet kurallarına aykırı olup olmadığı, tarafların hak ve menfaatleri değerlendirilerek aşırı bir dengesizliğe neden olup olmayacağı,araçtaki ayıp nedeniyle 4. seçimlik hakkından bedel indirimi uygulanıp uygulanmayacağı hususunun değerlendirilmemiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın temyiz eden davalılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.