Yargıtay Kararı 13. Hukuk Dairesi 2014/27867 E. 2015/28515 K. 06.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/27867
KARAR NO : 2015/28515
KARAR TARİHİ : 06.10.2015

MAHKEMESİ : Ayvalık 2. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla)
TARİHİ : 10/04/2014
NUMARASI : 2013/129-2014/166

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, davalı müteahhit Y.. E.. tarafından Ayvalık ilçesi Sakarya mahallesi … ada …parselde inşa edilen .. nolu bağımsız bölümü 25.11.2010 tarihinde satın aldığını, daha sonra dairenin projesine aykırı olduğunu, dairenin balkonlarının projeye aykırı olarak sonradan içeriye alındığını, davalı tarafından 6 numaralı daire gösterilmek suretiyle kendisinin yanıltıldığını öğrendiğini, ayrıca kendisine gösterilen .. numaralı daire ile satın aldığı ..numaralı dairenin arasında metrekare farkı bulunduğunu, projeye aykırı olarak yapılan ilaveler ile söz konusu dairenin olduğundan büyük gösterilmesi nedeniyle dava konusu dairenin gerçek değerinin üzerinde satılması ve manevi zarara uğradığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 15.000,00-TL maddi ve 5.000,00-TL manevi tazminat olmak üzere toplam 20.000,00-TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, dava konusu taşınmazın mimari projesine uygun olarak davacıya teslim edildiğini, davacı tarafından daire satın alındıktan ve ilgili belediyeden iskan ruhsatı alındıktan sonra değişiklerin yapıldığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, maddi tazminat talebinin kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; davacının davalıdan satın aldığı dairenin imar projesine aykırı olduğu gerekçesi ile dairenin değerinde meydana gelen azalma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dava; 6098 Sayılı TBK.’nun 223. maddesi’ne göre; alıcı, teslim aldığı malı işlerin olağan akışına göre, imkân bulur bulmaz gözden geçirmek ve satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp gördüğü zaman bunu satıcıya derhal (uygun süre içinde) ihbar etmekle yükümlüdür. Bunu ihmal ettiği takdirde, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirme ile meydana çıkarılamayacak bir ayıp bulunması halinde, bu ayıp sonradan meydana çıkarsa, bu durumu da hemen satıcıya bildirmediği takdirde yine satılanı bu ayıp ile birlikte kabul etmiş sayılır. O halde, gizli ayıpların, dava zamanaşımı süresi içinde ve ayıp ortaya çıktıktan sonra derhal (dürüstlük kuralına uygun olan en kısa sürede) ihbar edilmesi; ayıbın açık mı, yoksa gizli mi olduğunun tayininde ise, ortalama (vasat) bir tüketicinin bilgisinin dikkate alınması, gerekmektedir. 6098 Sayılı TBK.’nun 223. maddesinde öngörülen süre içinde ihbar edilmeyen ayıplar için dava açılamaz.
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacının dava konusu.. nolu daireyi 25.11.2010 tarihinde davalıdan satın aldığı, dairenin projesine aykırı olduğu, projesine aykırı olarak dairenin balkonlarının duvarlarının kaldırılarak salon ve mutfağa dahil edildiği, bu durumun davacının satın aldığı bağımsız bölümün ekonomik değerini düşüren gizli ayıp olduğu, davacının satın aldığı bu taşınmazla ilgili ayıp ihbarını derhal davalıya bildirdiğine ilişkin dosya kapsamında bir delil bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca, mahkemece, davalıya ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı gerekçesi ile davanın reddi gerekirken yanlış değerlendirme ve yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 6.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.